Şükr kelimesi bulunan ayetler Sabr kelimesi bulunan ayetler Namaz kelimesi bulunan ayetler Zekat kelimesi bulunan ayetler Cennet kelimesi bulunan ayetler Cehennem kelimesi bulunan ayetler
Kuranı Kerim
Matematik Matematik soruları
Mehmet Açar yazılım

Azap kelimesi bulunan ayetler

Kuran-ı Kerim 3 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 7 nolu ayeti
Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Onların gözlerine de bir çeşit perde gerilmiştir ve onlar için (dünya ve ahirette) büyük bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 3 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 10 nolu ayeti
Onların kalblerinde bir hastalık vardır. Allah da onların hastalığını çoğaltmıştır. Söylemekte oldukları yalanlar sebebiyle de onlar için elîm bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 9 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 59 nolu ayeti
Fakat zalimler, kendilerine söylenenleri başka sözlerle değiştirdiler. Bunun üzerine biz, yapmakta oldukları kötülükler sebebiyle zalimlerin üzerine gökten acı bir azap indirdik.

Kuran-ı Kerim 13 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 86 nolu ayeti
İşte onlar, ahirete karşılık dünya hayatını satın alan kimselerdir. Bu yüzden ne azapları hafifletilecek ne de kendilerine yardım edilecektir.

Kuran-ı Kerim 14 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 90 nolu ayeti
Allah'ın kullarından dilediğine peygamberlik ihsan etmesini kıskandıkları için Allah'ın indirdiğini (Kur'an'ı) inkâr ederek kendilerini harcamaları ne kötü bir şeydir! Böylece onlar, gazap üstüne gazaba uğradılar. Ayrıca kâfirler için alçaltıcı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 15 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 96 nolu ayeti
Yemin olsun ki, sen onları yaşamaya karşı insanların en düşkünü olarak bulursun. Putperestlerden her biri de arzular ki, bin sene yaşasın. Oysa yaşatılması onu azaptan uzaklaştırmaz. Allah onların yapmakta olduklarını eksiksiz görür.

Kuran-ı Kerim 16 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 104 nolu ayeti
Ey iman edenler! «Râinâ» demeyin, «unzurnâ» deyin. (Söylenenleri) dinleyin. Kâfirler için elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 18 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 114 nolu ayeti
Allah'ın mescidlerinde O'nun adının anılmasına engel olan ve onların harap olmasına çalışandan daha zalim kim vardır! Aslında bunların oralara ancak korkarak girmeleri gerekir. (Başka türlü girmeye hakları yoktur.) Bunlar için dünyada rezillik, ahirette de büyük azap vardır.

Kuran-ı Kerim 24 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 162 nolu ayeti
Onlar ebediyen lânet içinde kalırlar. Artık ne azapları hafifletilir ne de onların yüzlerine bakılır.

Kuran-ı Kerim 26 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 174 nolu ayeti
Allah'ın indirdiği kitaptan bir şeyi (âhir zaman Peygamberinin vasıflarını) gizleyip onu az bir paha ile değişenler yok mu, işte onların yeyip de karınlarına doldurdukları, ateşten başka bir şey değildir. Kıyamet günü Allah ne kendileriyle konuşur ve ne de onları temize çıkarır. Orada onlar için can yakıcı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 27 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 178 nolu ayeti
Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hüre hür, köleye köle, kadına kadın (öldürülür). Ancak her kimin cezası, kardeşi (öldürülenin velisi) tarafından bir miktar bağışlanırsa artık (taraflar) hakkaniyete uymalı ve (öldüren) ona (gereken diyeti) güzellikle ödemelidir. Bu söylenenler, Rabbinizden bir hafifletme ve rahmettir. Her kim bundan sonra haddi aşarsa muhakkak onun için elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 49 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 284 nolu ayeti
Göklerde ve yerdekilerin hepsi Allah'ındır. İçinizdekileri açığa vursanız da gizleseniz de Allah ondan dolayı sizi hesaba çekecektir, sonra dilediğini affeder, dilediğine de azap eder. Allah her şeye kadirdir.

Kuran-ı Kerim 50 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 3,4 nolu ayeti
(Resûlüm!) O, sana Kitab'ı hak ve önceki kitapları tasdik edici olarak tedricen indirmiş; daha önce de, insanlara doğru yolu göstermek üzere Tevrat ile İncil'i indirmişti. Furkan'ı da indirdi. Bilinmeli ki, Allah'ın âyetlerini inkâr edenler için şiddetli bir azap vardır. Allah, suçlunun hakkından gelen mutlak güç sahibidir.

Kuran-ı Kerim 59 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 77 nolu ayeti
Allah'a karşı verdikleri sözü ve yeminlerini az bir bedelle değiştirenlere gelince, işte bunların ahirette bir payı yoktur. Kıyamet günü Allah onlarla konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temize çıkarmayacaktır. Onlar için acı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 61 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 88 nolu ayeti
Bu lânete ebedî gömülüp gidecekler. Onların azapları hafifletilmez; yüzlerine de bakılmaz.

Kuran-ı Kerim 61 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 91 nolu ayeti
Gerçekten, inkâr edip kâfir olarak ölenler var ya, onların hiçbirinden -fidye olarak dünya dolusu altın verecek olsa dahi- kabul edilmeyecektir. Onlar için acı bir azap vardır; hiç yardımcıları da yoktur.

Kuran-ı Kerim 63 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 105 nolu ayeti
Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın. İşte bunlar için büyük bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 66 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 127,128 nolu ayeti
Allah, kâfirlerden bir kısmının kökünü kessin veya onları perişan etsin, böylece bozulmuş bir halde dönüp gitsinler -ki bu işte senin yapacağın bir şey yoktur- yahut (müslüman olsunlar da) tevbelerini kabul etsin, ya da (ısrar ederlerse) onlara azap etsin diye (Allah Bedir'de size yardım etti). Çünkü onlar zalimdirler.

Kuran-ı Kerim 66 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 129 nolu ayeti
Göklerde ve yerde ne varsa Allah'ındır. Dilediğini bağışlar, dilediğine azap eder. Allah, çok bağışlayıcı ve çok merhametlidir.

Kuran-ı Kerim 73 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 176 nolu ayeti
(Resûlüm) İnkârda yarışanlar sana kaygı vermesin. Çünkü onlar, Allah'a hiçbir zarar veremezler. Allah onlara, ahiretten yana bir nasip vermemek istiyor. Onlar için çok büyük bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 73 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 177 nolu ayeti
Şurası muhakkak ki, imanı verip inkârı alanlar, Allah'a hiçbir zarar veremezler. Onlar için elîm bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 73 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 178 nolu ayeti
İnkâr edenler sanmasınlar ki, kendilerine mühlet vermemiz onlar için daha hayırlıdır. Onlara ancak günahlarını arttırmaları için fırsat veriyoruz. Onlar için alçaltıcı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 75 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 188 nolu ayeti
Sanma ki ettiklerine sevinen, yapmadıkları ile övülmek isteyenler, evet, sanma ki onlar azaptan kurtulacaklardır. Onlar için elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 79 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 14 nolu ayeti
Kim Allah'a ve Peygamberine karşı isyan eder ve sınırlarını aşarsa Allah onu, devamlı kalacağı bir ateşe sokar ve onun için alçaltıcı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 80 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 18 nolu ayeti
Yoksa kötülükleri yapıp yapıp da içlerinden birine ölüm gelip çatınca «Ben şimdi tevbe ettim» diyenler ile kâfir olarak ölenler için (kabul edilecek) tevbe yoktur. Onlar için acı bir azap hazırlamışızdır.

Kuran-ı Kerim 84 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 37 nolu ayeti
Bunlar cimrilik eden ve insanlara da cimriliği tavsiye eden, Allah'ın kendilerine lütfundan verdiğini gizleyen kimselerdir. Biz, kâfirler için alçaltıcı bir azap hazırladık.

Kuran-ı Kerim 93 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 93 nolu ayeti
Kim bir mümini kasden öldürürse cezası, içinde ebediyen kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, onu lânetlemiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır.

Kuran-ı Kerim 95 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 102 nolu ayeti
Sen de içlerinde bulunup onlara namaz kıldırdığın zaman, onlardan bir kısmı seninle beraber namaza dursunlar, silahlarını (yanlarına) alsınlar, böylece (namazı kılıp) secde ettiklerinde (diğerleri) arkanızda olsunlar. Sonra henüz namazını kılmamış olan (bu) diğer gurup gelip seninle beraber namazlarını kılsınlar ve onlar da ihtiyat tedbirlerini ve silahlarını alsınlar. O kâfirler arzu ederler ki siz silahlarınızdan ve eşyanızdan gafil olsanız da üstünüze birden baskın yapsalar. Eğer size yağmurdan bir eziyet olur yahut hasta bulunursanız silahlarınızı bırakmanızda size günah yoktur. Yine de tedbirinizi alın. Şüphesiz Allah, kâfirler için alçaltıcı bir azap hazırlamıştır.

Kuran-ı Kerim 99 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 138 nolu ayeti
Münafıklara, kendileri için acı bir azap olduğunu müjdele!

Kuran-ı Kerim 100 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 147 nolu ayeti
Eğer siz iman eder ve şükrederseniz, Allah size neden azap etsin! Allah şükre karşılık veren ve her şeyi bilendir.

Kuran-ı Kerim 101 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 151 nolu ayeti
İşte gerçekten kâfirler bunlardır. Ve biz kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırlamışızdır.

Kuran-ı Kerim 102 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 160,161 nolu ayeti
Yahudilerin zulmü sebebiyle, bir de çok kimseyi Allah yolundan çevirmeleri, menedildikleri halde faizi almaları ve haksız (yollar) ile insanların mallarını yemeleri yüzünden kendilerine (daha önce) helâl kılınmış bulunan temiz ve iyi şeyleri onlara haram kıldık; ve içlerinden inkâra sapanlara acı bir azap hazırladık.

Kuran-ı Kerim 104 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 173 nolu ayeti
İman edip iyi işler yapanlara (Allah) ecirlerini tam olarak verecek ve onlara lütfundan daha fazlasını da ihsan edecektir. Kulluğundan yüz çeviren ve kibirlenenlere gelince onlara acı bir şekilde azap edecektir. Onlar, kendileri için Allah'tan başka ne bir dost ve ne de bir yardımcı bulurlar. (Kendilerini Allah'ın azabından kurtaracak bir kimse bulamazlar.)

Kuran-ı Kerim 110 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 18 nolu ayeti
Yahudiler ve hıristiyanlar «Biz Allah'ın oğulları ve sevgilileriyiz» dediler. De ki: Öyleyse günahlarınızdan dolayı size niçin azap ediyor? Doğrusu siz de O'nun yarattığı insanlardansınız. O, dilediğini bağışlar ve dilediğine azap eder. Göklerde, yerde ve ikisinin arasında ne varsa mülkiyeti Allah'a aittir. Sonunda dönüş de ancak O'nadır.

Kuran-ı Kerim 112 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 33 nolu ayeti
Allah ve Resûlüne karşı savaşanların ve yeryüzünde (hak) düzeni bozmaya çalışanların cezası ancak ya (acımadan) öldürülmeleri, ya asılmaları, yahut el ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi, yahut da bulundukları yerden sürülmeleridir. Bu onların dünyadaki rüsvaylığıdır. Onlar için ahirette de büyük azap vardır.

Kuran-ı Kerim 112 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 36 nolu ayeti
Şüphe yok ki kâfir olanlar, yer yüzündeki her şey ve bunun yanında da bir o kadarı kendilerinin olsa da kıyamet gününün azabından kurtulmak için onu fidye verseler onlardan asla kabul edilmez; onlar için acı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 113 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 37 nolu ayeti
Ateşten çıkmak isterler, fakat onlar oradan çıkacak değillerdir. Onlar için devamlı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 113 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 40 nolu ayeti
Bilmez misin ki, göklerde ve yerde ne varsa hepsinin mülkiyeti Allah'a aittir; dilediğine azap eder ve dilediğini bağışlar. Allah her şeye hakkıyle kadirdir.

Kuran-ı Kerim 113 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 41 nolu ayeti
Ey Resûl! Kalpleri iman etmediği halde ağızlarıyle «inandık» diyen kimselerden ve yahudilerden küfür içinde koşuşanlar(ın hali) seni üzmesin. Onlar durmadan yalana kulak verirler, ve sana gelmeyen (bazı) kimselere kulak verirler; kelimeleri yerlerinden kaydırıp değiştirirler. «Eğer size şu verilirse hemen alın, o verilmezse sakının!» derler. Allah bir kimseyi şaşkınlığa (fitneye) düşürmek isterse, sen Allah'a karşı, onun lehine hiçbir şey yapamazsın. Onlar, Allah'ın kalplerini temizlemek istemediği kimselerdir. Onlar için dünyada rezillik vardır ve ahirette onlara mahsus büyük bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 119 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 73 nolu ayeti
Andolsun «Allah, üçün üçüncüsüdür» diyenler de kâfir olmuşlardır. Halbuki bir tek Allah'dan başka hiçbir tanrı yoktur. Eğer diye geldiklerinden vazgeçmezlerse, içlerinden kâfir olanlara acı bir azap isabet edecektir.

Kuran-ı Kerim 120 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 80 nolu ayeti
Onlardan çoğunun, inkâr edenlerle dostluk ettiklerini görürsün. Nefislerinin onlar için (ahiret hayatları için) önceden hazırladığı şey ne kötüdür: Allah onlara gazabetmiştir ve onlar azap içinde devamlı kalıcıdırlar!

Kuran-ı Kerim 122 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 94 nolu ayeti
Ey iman edenler! Allah sizi ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir avlanma ile (onu yasak ederek) dener ki gizlide (kimsenin görmediği yerde, gerçekten) kendisinden kimin korktuğu ortaya çıksın. Kim bundan sonra sınırı aşarsa onun için acı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 126 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 118 nolu ayeti
Eğer kendilerine azap edersen şüphesiz onlar senin kullarındır (dilediğini yaparsın). Eğer onları bağışlarsan şüphesiz sen izzet ve hikmet sahibisin» dedi.

Kuran-ı Kerim 128 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 16 nolu ayeti
O gün kim azaptan kurtarılırsa, gerçekten Allah onu esirgemiştir. İşte apaçık kurtuluş budur.

Kuran-ı Kerim 132 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 49 nolu ayeti
Âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, yoldan çıkmalarından dolayı onlar azap çekeceklerdir.

Kuran-ı Kerim 134 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 65 nolu ayeti
De ki: «Allah'ın size üstünüzden (gökten) veya ayaklarınızın altından (yerden) bir azap göndermeğe ya da birbirinize düşürüp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya gücü yeter.» Bak, anlasınlar diye âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz!

Kuran-ı Kerim 135 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 70 nolu ayeti
Dinlerini bir oyuncak ve bir eğlence edinen ve dünya hayatının aldattığı kimseleri (bir tarafa) bırak! Kazandıkları sebebiyle hiçbir nefsin felâkete dûçar olmaması için Kur'an ile nasihat et. O nefis için Allah'tan başka ne dost vardır, ne de şefaatçı. O, bütün varını fidye olarak verse, yine de ondan kabul edilmez. Onlar kazandıkları (günahlar) yüzünden helâke sürüklenmiş kimselerdir. İnkâr ettiklerinden dolayı onlar için kaynar sudan ibaret bir içecek ve elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 142 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 124 nolu ayeti
Onlara bir âyet geldiğinde, Allah'ın elçilerine verilenin benzeri bize de verilmedikçe kesinlikle inanmayız, dediler. Allah, peygamberliğini kime vereceğini daha iyi bilir. Suç işleyenlere, yapmakta oldukları hilelere karşılık Allah tarafından aşağılık ve çetin bir azap erişecektir.

Kuran-ı Kerim 154 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 38 nolu ayeti
Allah buyuracak ki: «Sizden önce geçmiş cin ve insan toplulukları arasında siz de ateşe girin!» Her ümmet girdikçe yoldaşlarına lânet edecekler. Hepsi birbiri ardından orada (cehennemde) toplanınca, sonrakiler öncekiler için, «Ey Rabbimiz! Bizi işte bunlar saptırdılar! Onun için onlara ateşten bir kat daha fazla azap ver!» diyecekler. Allah da: Zaten herkes için bir kat daha fazla azap vardır, fakat siz bilmezsiniz, diyecektir.

Kuran-ı Kerim 158 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 71 nolu ayeti
(Hûd) dedi ki: «Üzerinize Rabbinizden bir azap ve bir hışım inmiştir. Haklarında Allah'ın hiçbir delil indirmediği, sadece sizin ve atalarınızın taktığı kuru isimler hususunda benimle tartışıyor musunuz? Bekleyin öyleyse, şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim!»

Kuran-ı Kerim 158 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 73 nolu ayeti
Semûd kavmine de kardeşleri Salih'i (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin; sizin O'ndan başka tanrınız yoktur. Size Rabbinizden açık bir delil gelmiştir. O da, size bir mucize olarak Allah'ın şu devesidir. Onu bırakın, Allah'ın arzında yesin, (içsin); ona kötülük etmeyin; sonra sizi elem verici bir azap yakalar.

Kuran-ı Kerim 165 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 134 nolu ayeti
Azap üzerlerine çökünce, «Ey Musa! sana verdiği söz hürmetine, bizim için Rabbine dua et; eğer bizden azabı kaldırırsan, mutlaka sana inanacağız ve muhakkak İsrailoğullarını seninle göndereceğiz» dediler.

Kuran-ı Kerim 170 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 162 nolu ayeti
Fakat onlardan zalim olanlar, sözü, kendilerine söylenenden başkasıyla değiştirdiler. Biz de zulmetmelerinden ötürü üzerlerine gökten bir azap gönderdik.

Kuran-ı Kerim 171 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 164 nolu ayeti
İçlerinden bir topluluk: «Allah'ın helâk edeceği yahut şiddetli bir şekilde azap edeceği bir kavme ne diye öğüt veriyorsunuz?» dedi. (Öğüt verenler) dediler ki: Rabbinize mazeret beyan edelim diye bir de sakınırlar ümidiyle (öğüt veriyoruz).

Kuran-ı Kerim 171 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 165 nolu ayeti
Onlar kendilerine yapılan uyarıları unutunca, biz de kötülükten men edenleri kurtardık, zulmedenleri de yapmakta oldukları kötülüklerden ötürü şiddetli bir azap ile yakaladık.

Kuran-ı Kerim 179 . sayfasında bulunan,Enfal süresinin 32 nolu ayeti
Hani (o kâfirler) bir zaman da: Ey Allah'ım! Eğer bu Kitap senin katından gelmiş bir gerçekse üzerimize gökten taş yağdır, yahut bize elem verici bir azap getir! demişlerdi.

Kuran-ı Kerim 179 . sayfasında bulunan,Enfal süresinin 33 nolu ayeti
Halbuki sen onların içinde iken Allah, onlara azap edecek değildir. Ve onlar mağfiret dilerlerken de Allah onlara azap edici değildir.

Kuran-ı Kerim 180 . sayfasında bulunan,Enfal süresinin 34 nolu ayeti
Onlar Mescid-i Haram'ın mütevellîleri olmadıkları halde (müminleri) oradan geri çevirirlerken Allah onlara ne diye azap etmeyecek? Oranın mütevellîleri takvâ sahiplerinden başkaları değildir. Fakat onların çoğu bunu bilmez.

Kuran-ı Kerim 184 . sayfasında bulunan,Enfal süresinin 68 nolu ayeti
Allah tarafından önceden verilmiş bir hüküm olmasaydı, aldığınız fidyeden ötürü size mutlaka büyük bir azap dokunurdu.

Kuran-ı Kerim 189 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 26 nolu ayeti
Sonra Allah, Resûl'ü ile müminler üzerine sekînetini (sükûnet ve huzur duygusu) indirdi, sizin görmediğiniz ordular (melekler) indirdi de kâfirlere azap etti. İşte bu, o kâfirlerin cezasıdır.

Kuran-ı Kerim 192 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 39 nolu ayeti
Eğer (gerektiğinde savaşa) çıkmazsanız, (Allah) sizi pek elem verici bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir kavim getirir; siz (savaşa çıkmamakla) O'na hiçbir zarar veremezsiniz. Allah her şeye kadirdir.

Kuran-ı Kerim 194 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 52 nolu ayeti
De ki: Siz bizim için ancak iki iyilikten birini beklemektesiniz. Biz de, Allah'ın, ya kendi katından veya bizim elimizle size bir azap vermesini bekliyoruz. Haydi bekleyin; şüphesiz biz de sizinle beraber beklemekteyiz.

Kuran-ı Kerim 195 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 55 nolu ayeti
(Ey Muhammed!) Onların malları ve çocukları seni imrendirmesin. Çünkü Allah bunlarla, ancak dünya hayatında onların azaplarını çoğaltmayı ve onların kâfir olarak canlarının çıkmasını istiyor.

Kuran-ı Kerim 195 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 61 nolu ayeti
(Yine o münafıklardan:) O (Peygamber, her söyleneni dinleyen) bir kulaktır, diyerek peygamberi incitenler de vardır. De ki: O, sizin için bir hayır kulağıdır. Çünkü o Allah'a inanır, müminlere güvenir ve o, sizden iman edenler için de bir rahmettir. Allah'ın Resûlüne eziyet edenler için mutlaka elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 196 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 66 nolu ayeti
(Boşuna) özür dilemeyin; çünkü siz iman ettikten sonra tekrar kâfir oldunuz. Sizden (tevbe eden) bir gurubu bağışlasak bile, bir guruba da suçlu olduklarından dolayı azap edeceğiz.

Kuran-ı Kerim 196 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 68 nolu ayeti
Allah erkek münafıklara da kadın münafıklara da kâfirlere de içinde ebedî kalacakları cehennem ateşini vâdetti. O, onlara yeter. Allah onlara lânet etmiştir! Onlar için devamlı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 198 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 79 nolu ayeti
Sadakalar hususunda, müminlerden gönüllü verenleri ve güçlerinin yettiğinden başkasını bulamayanları çekiştirip onlarla alay edenler var ya, Allah işte onları maskaraya çevirmiştir. Ve onlar için elem verici azap vardır.

Kuran-ı Kerim 199 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 85 nolu ayeti
Onların malları ve çocukları seni imrendirmesin. Çünkü Allah, bunlarla ancak dünyada onların azaplarını çoğaltmayı ve onların kâfir olarak canlarının güçlükle çıkmasını istiyor.

Kuran-ı Kerim 200 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 90 nolu ayeti
Bedevîlerden, (mazeretleri olduğunu) iddia edenler, kendilerine izin verilsin diye geldiler. Allah ve Resûlüne yalan söyleyenler de oturup kaldılar. Onlardan kâfir olanlara elem verici bir azap erişecektir.

Kuran-ı Kerim 202 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 101 nolu ayeti
Çevrenizdeki bedevî Araplardan ve Medine halkından birtakım münafıklar vardır ki, münafıklıkta maharet kazanmışlardır. Sen onları bilmezsin, biz biliriz onları. Onlara iki kez azap edeceğiz, sonra da onlar büyük bir azaba itileceklerdir.

Kuran-ı Kerim 202 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 106 nolu ayeti
(Sefere katılmayanlardan) diğer bir gurup da Allah'ın emrine bırakılmışlardır. O, bunlara ya azap eder veya tevbelerini kabul eder. Allah çok bilendir, hikmet sahibidir.

Kuran-ı Kerim 207 . sayfasında bulunan,Yunus süresinin 4 nolu ayeti
Allah’ın gerçek bir vâdi olarak hepinizin dönüşü ancak O’nadır. Çünkü O, mahlûkatı önce (yoktan) yaratır, sonra da iman edip iyi işler yapanlara adaletle mükâfat vermek için (onları huzuruna) geri çevirir. Kâfir olanlara gelince, inkâr etmekte oldukları şeylerden ötürü onlar için kaynar sudan bir içki ve elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 221 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 8 nolu ayeti
Andolsun, eğer biz onlardan azabı sayılı bir süreye kadar ertelesek, mutlaka «Onun gelmesini engelleyen nedir?» derler. Bilesiniz ki, kendilerine azap geldiği gün, bir daha onlardan uzaklaştırılacak değildir. Ve alay etmekte oldukları şey, onları çepeçevre kuşatacaktır.

Kuran-ı Kerim 227 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 58 nolu ayeti
Emrimiz gelince, Hûd'u ve onunla beraber iman edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık, onları ağır bir azaptan kurtuluşa erdirdik.

Kuran-ı Kerim 228 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 64 nolu ayeti
Ey kavmim! İşte size mucize olarak Allah'ın devesi. Onu bırakın, Allah'ın arzında yesin (içsin). Ona kötülük dokundurmayın; sonra sizi yakın bir azap yakalar.

Kuran-ı Kerim 229 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 76 nolu ayeti
(Melekler dediler ki): Ey İbrahim! Bundan vazgeç. Çünkü Rabbinin (azap) emri gelmiştir. Ve onlara, geri çevrilmez bir azap mutlaka gelecektir!

Kuran-ı Kerim 249 . sayfasında bulunan,Ra'd süresinin 6 nolu ayeti
(Müşrikler) senden iyilikten önce kötülüğü çabucak istiyorlar. Halbuki onlardan önce ibret alınacak nice azap örnekleri gelip geçmiştir. Doğrusu insanlar kötülük ettikleri halde Rabbin onlar için mağfiret sahibidir. (Bununla beraber) Rabbinin azabı da çok şiddetlidir.

Kuran-ı Kerim 252 . sayfasında bulunan,Ra'd süresinin 34 nolu ayeti
Dünya hayatında onlara sadece bir azap vardır. Ahiret azabı ise daha şiddetlidir. Onları Allah'tan (onun azabından) koruyacak kimse de yoktur.

Kuran-ı Kerim 254 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 2 nolu ayeti
O Allah ki, göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Şiddetli azaptan dolayı kâfirlerin vay haline!

Kuran-ı Kerim 256 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 17 nolu ayeti
Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve ona her yandan ölüm gelecek, oysa o ölecek değildir (ki azaptan kurtulsun). Bundan ötede şiddetli bir azap da vardır.

Kuran-ı Kerim 257 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 22 nolu ayeti
(Hesapları görülüp) iş bitirilince, şeytan diyecek ki: «Şüphesiz Allah size gerçek olanı vâdetti, ben de size vâdettim ama, size yalancı çıktım. Zaten benim size karşı bir gücüm yoktu. Ben, sadece sizi (inkâra) çağırdım, siz de benim davetime hemen koştunuz. O halde beni yermeyin, kendinizi yerin. Ne ben sizi kurtarabilirim, ne de siz beni kurtarabilirsiniz! Kuşkusuz daha önce ben, beni (Allah'a) ortak koşmanızı reddettim.» Şüphesiz zalimler için elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 263 . sayfasında bulunan,Hicr süresinin 50 nolu ayeti
Benim azabımın elem verici bir azap olduğunu da bildir.

Kuran-ı Kerim 268 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 26 nolu ayeti
Onlardan öncekiler de (peygamberlere) hile yapmışlardı. Sonunda Allah da onların binalarını temellerinden söktü üstlerindeki tavan da tepelerine çöktü. Bu azap onlara, farkedemedikleri bir yerden gelmişti.

Kuran-ı Kerim 272 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 63 nolu ayeti
Allah'a andolsun, senden önceki ümmetlere de (peygamberler) göndermişizdir. Fakat şeytan onlara işlerini süslü gösterdi de (iman etmediler). işte o, bugün onların velisidir. Ve onlar için elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 275 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 85 nolu ayeti
O zulmedenler azabı gördüklerinde, artık onlardan azap hafifletilmez, onlara mühlet de verilmez.

Kuran-ı Kerim 276 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 88 nolu ayeti
İnkâr edip de (insanları) Allah yolundan alıkoyanlar var ya, işte onlara, yapmakta oldukları bozgunculuklar sebebiyle, azaplarını kat kat artıracağız.

Kuran-ı Kerim 277 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 94 nolu ayeti
Yeminlerinizi aranızda fesada araç edinmeyin, aksi halde (İslâm'da) sebat etmişken ayağınız kayar da (insanları) Allah yolundan alıkoymanız sebebiyle (dünyada) kötülüğü tadarsınız. Sizin için (ahirette de) büyük bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 278 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 104 nolu ayeti
Allah'ın âyetlerine inanmayanlar yok mu, kuşkusuz Allah onları doğru yola iletmez ve onlar için elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 278 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 106 nolu ayeti
Kim iman ettikten sonra Allah'ı inkâr ederse -kalbi iman ile dolu olduğu halde (inkâra) zorlanan başka- fakat kim kalbini kâfirliğe açarsa, işte Allah'ın gazabı bunlaradır; onlar için büyük bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 279 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 113 nolu ayeti
Andolsun ki, onlara kendilerinden peygamber geldi de onu yalanladılar. Onlar zulmederlerken azap onları yakalayıverdi.

Kuran-ı Kerim 279 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 117 nolu ayeti
(Kazandıkları) pek az bir menfaattir. Halbuki onlar için elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 282 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 10 nolu ayeti
Ahirete inanmayanlara gelince, onlar için de elemli bir azap hazırlamışızdır.

Kuran-ı Kerim 282 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 15 nolu ayeti
Kim hidayet yolunu seçerse, bunu ancak kendi iyiliği için seçmiş olur; kim de doğruluktan saparsa, kendi zararına sapmış olur. Hiçbir günahkâr, başkasının günah yükünü üslenmez. Biz, bir peygamber göndermedikçe (kimseye) azap edecek değiliz.

Kuran-ı Kerim 286 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 57 nolu ayeti
Onların yalvardıkları bu varlıklar Rablerine -hangisi daha yakın olacak diye- vesile ararlar; O'nun rahmetini umarlar ve azabından korkarlar. Çünkü Rabbinin azabı, sakınılacak bir azaptır.

Kuran-ı Kerim 286 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 58 nolu ayeti
Ne kadar ülke varsa hepsini kıyamet gününden önce ya helâk edecek veya en çetin bir şekilde azaplandıracağız. Bu, Kitap'ta (levh-i mahfuz'da) yazılıdır.

Kuran-ı Kerim 292 . sayfasında bulunan,Kehf süresinin 1,2,3,4 nolu ayeti
Hamd olsun Allah'a ki, O, (insanları) kendi tarafından çetin bir azap ile ikaz etmek, iyi iş ve davranışlarda bulunan müminlere, kendileri için, içinde ebedî kalacakları (cennette) güzel bir ecir bulunduğunu müjdelemek ve «Allah evlât edindi» diyenleri de uyarmak için kuluna (Muhammed'e), kendisinde hiçbir (tezat ve) eğrilik bulunmayan dosdoğru Kitab'ı indirdi.

Kuran-ı Kerim 302 . sayfasında bulunan,Kehf süresinin 86 nolu ayeti
Nihayet güneşin battığı yere varınca, onu kara bir balçıkta batar buldu. Onun yanında (orada) bir kavme rastladı. Bunun üzerine biz: Ey Zülkarneyn! Onlara ya azap edecek veya haklarında iyilik etme yolunu seçeceksin, dedik.

Kuran-ı Kerim 302 . sayfasında bulunan,Kehf süresinin 87 nolu ayeti
O, şöyle dedi: «Haksızlık edeni cezalandıracağız; sonra o, Rabbine gönderilecek; sonra Allah da ona korkunç bir azap uygulayacak.»

Kuran-ı Kerim 307 . sayfasında bulunan,Meryem süresinin 45 nolu ayeti
Babacığım! Allah tarafından sana azap dokunup da şeytanın yakını olmandan korkuyorum.

Kuran-ı Kerim 313 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 48 nolu ayeti
Hakikaten bize vahyolundu ki: (Peygamberleri) yalanlayan ve yüz çevirenlere azap edilecektir.

Kuran-ı Kerim 314 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 61 nolu ayeti
Musa onlara: Yazık size! dedi, Allah hakkında yalan uydurmayın! Sonra O, bir azap ile kökünüzü keser! İftira eden, muhakkak perişan olur.

Kuran-ı Kerim 320 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 134 nolu ayeti
Eğer biz, bundan (Kur'an'dan) önce onları bir azapla helâk etseydik, muhakkak ki şöyle diyeceklerdi: Ya Rabbi! Ne olurdu, bize bir elçi gönderseydin de, şu aşağılığa ve rüsvaylığa düşmeden önce âyetlerine uysaydık!

Kuran-ı Kerim 333 . sayfasında bulunan,Hac süresinin 18 nolu ayeti
Görmez misin ki, göklerde olanlar ve yerde olanlar, güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanların birçoğu Allah'a secde ediyor; birçoğunun üzerine de azap hak olmuştur. Allah kimi hor ve hakir kılarsa, artık onu değerli kılacak bir kimse yoktur. Şüphesiz Allah dilediğini yapar.

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinde bulunan İlmihal 1. cildinde tilâvet secdesinin yapılışı aşağıdaki gibi tarif edilmiştir.
  • Başta, tilâvet secdesi yapacak kişinin abdestli,üstünün başının temiz ve avret yerlerinin de örtülü olması şarttır.
  • Tilâvet secdesi yapmak niyetiyle abdestli olarak kıbleye dönülür
  • Eller kaldırılmaksızın "Allâhüekber" diyerek secdeye varılır.
  • Üç kere "Sübhâne rabbiye'l-a‘lâ" denildikten sonra yine Allâhüekber diyerek kalkılır.
  • Bu secdede aslolan, yüzün yere konulması, yani secde edilmesidir.
  • Secdenin oturduğu yerden değil de, ayaktan yere inilerek yapılması,secde yapıp oturmak yerine ayağa kalkılması müstehaptır.
  • Secdeden kalkarken "gufrâneke rabbenâ ve ileyke'l-masîr" denilmesi müstehaptır.

Kuran-ı Kerim 334 . sayfasında bulunan,Hac süresinin 25 nolu ayeti
İnkâr edenler, Allah'ın yolundan ve -yerli, taşralı- bütün insanlara eşit (kıble veya mâbed) kıldığımız Mescid-i Harâm'dan (insanları) alıkoymaya kalkanlar (şunu bilmeliler ki) kim orada (böyle) zulüm ile haktan sapmak isterse ona acı azaptan tattırırız.

Kuran-ı Kerim 338 . sayfasında bulunan,Hac süresinin 57 nolu ayeti
İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar için alçaltıcı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 350 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 11 nolu ayeti
(Peygamber'in eşine) bu ağır iftirayı uyduranlar şüphesiz sizin içinizden bir guruptur. Bunu kendiniz için bir kötülük sanmayın, aksine o, sizin için bir iyiliktir. Onlardan her bir kişiye, günah olarak ne işlemişse (onun karşılığı ceza) vardır. Onlardan (elebaşlık yapıp) bu günahın büyüklüğünü yüklenen kimse için de çok büyük bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 350 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 14 nolu ayeti
Eğer dünyada ve ahirette Allah'ın lütuf ve merhameti üstünüzde olmasaydı, içine daldığınız bu iftiradan dolayı size mutlaka büyük bir azap isabet ederdi.

Kuran-ı Kerim 351 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 23,24 nolu ayeti
Namuslu, kötülüklerden habersiz mümin kadınlara zina isnadında bulunanlar, dünya ve ahirette lânetlenmişlerdir. Yapmış olduklarına, dilleri, elleri ve ayaklarının, aleyhlerinde şahitlik edeceği gün onlar için çok büyük bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 358 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 63 nolu ayeti
(Ey müminler!) Peygamber'i, kendi aranızda birbirinizi çağırır gibi çağırmayın. İçinizden, birini siper edinerek sıvışıp gidenleri muhakkak ki Allah bilmektedir. Bu sebeple, onun emrine aykırı davrananlar, başlarına bir belâ gelmesinden veya kendilerine çok elemli bir azap isabet etmesinden sakınsınlar.

Kuran-ı Kerim 360 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 19 nolu ayeti
(Bunun üzerine ötekilere hitaben şöyle denir:) İşte (taptıklarınız), söylediklerinizde sizi yalancı çıkardılar. Artık ne (azabınızı) geri çevirebilir, ne de bir yardım temin edebilirsiniz. İçinizden zulmedenlere büyük bir azap tattıracağız!

Kuran-ı Kerim 362 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 37 nolu ayeti
Nuh kavmine gelince, peygamberleri yalancılıkla itham ettiklerinde onları, suda boğduk ve kendilerini insanlar için bir ibret yaptık. Zalimler için acıklı bir azap hazırladık.

Kuran-ı Kerim 365 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 77 nolu ayeti
(Resûlüm!) De ki: (Kulluk ve) yalvarmanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin? (Ey inkârcılar! Size Resûl'ün bildirdiklerini) kesinkes yalan saydınız; onun için azap yakanızı bırakmayacaktır!

Kuran-ı Kerim 372 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 158 nolu ayeti
Bunun üzerine onları azap yakaladı. Doğrusu bunda, büyük bir ders vardır; ama çokları iman etmezler.

Kuran-ı Kerim 374 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 187 nolu ayeti
Şayet doğru sözlülerden isen, üstümüze gökten azap yağdır.

Kuran-ı Kerim 375 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 213 nolu ayeti
O halde sakın Allah ile beraber başka tanrıya kulluk edip yalvarma, sonra azap edilenlerden olursun!

Kuran-ı Kerim 397 . sayfasında bulunan,Ankebut süresinin 23 nolu ayeti
Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler -işte onlar- benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 399 . sayfasında bulunan,Ankebut süresinin 34 nolu ayeti
«Biz, şüphesiz, bu memleket halkının üzerine, yoldan çıkmalarına karşılık gökten (feci) bir azap indireceğiz.»

Kuran-ı Kerim 402 . sayfasında bulunan,Ankebut süresinin 53 nolu ayeti
Senden, azabı çarçabuk (getirmeni) istiyorlar. Eğer önceden tayin edilmiş bir vade olmasaydı, azap elbette onlara gelip çatmıştı. Fakat onlar farkında değilken, o ansızın kendilerine geliverecektir.

Kuran-ı Kerim 402 . sayfasında bulunan,Ankebut süresinin 55 nolu ayeti
O günde azap, onları hem üstlerinden hem ayaklarının altından saracak ve Allah (onlara): «Yaptıklarınızı (cezasını) tadın!» diyecektir.

Kuran-ı Kerim 405 . sayfasında bulunan,Rum süresinin 16 nolu ayeti
İnkâr edenler, âyetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalan sayanlar ise, işte onlar azapla yüzyüze bırakılacaklardır.

Kuran-ı Kerim 410 . sayfasında bulunan,Lokman süresinin 6 nolu ayeti
İnsanlardan öylesi var ki, herhangi bir ilmî delile dayanmadan Allah yolundan saptırmak ve sonra da onunla alay etmek için boş lafı satın alır. İşte onlara rüsvay edici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 416 . sayfasında bulunan,Secde süresinin 21 nolu ayeti
En büyük azaptan önce, onlara mutlaka en yakın azaptan tattıracağız; olur ki (imana) dönerler.

Kuran-ı Kerim 418 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 8 nolu ayeti
Allah bu sözü doğruları doğruluklarıyla sorumlu kılmak için aldı. Kâfirler için de çok acıklı bir azap hazırladı.

Kuran-ı Kerim 420 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 24 nolu ayeti
Çünkü Allah sadâkat gösterenleri sadâkatları sebebiyle mükâfatlandıracak, münafıklara -dilerse- azap edecek yahut da (tevbe ederlerse) tevbelerini kabul edecektir. Şüphesiz Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 425 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 57 nolu ayeti
Allah ve Resûlünü incitenlere Allah, dünyada ve ahirette lânet etmiş ve onlar için horlayıcı bir azap hazırlamıştır.

Kuran-ı Kerim 426 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 68 nolu ayeti
Rabbimiz! Onlara iki kat azap ver ve onları büyük bir lânetle rahmetinden kov.

Kuran-ı Kerim 426 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 73 nolu ayeti
(Allah bu emaneti insana vermek sûretiyle), münafık erkeklere ve münafık kadınlara, müşrik erkeklere ve müşrik kadınlara azap edecek, inanan erkeklerin ve inanan kadınların da tevbesini kabul buyuracaktır. Allah bağışlayandır, merhamet edendir.

Kuran-ı Kerim 427 . sayfasında bulunan,Sebe süresinin 5 nolu ayeti
Âyetlerimizi hükümsüz bırakmak için yarışırcasına uğraşanlar için de, en kötüsünden, elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 428 . sayfasında bulunan,Sebe süresinin 8 nolu ayeti
«Acaba o, yalan yere Allah'a iftira mı etmiştir? Yoksa onda delilik mi var?» (dediler). Hayır! Ahirete inanmayanlar azaptadırlar ve derin bir sapıklık içindedirler.

Kuran-ı Kerim 428 . sayfasında bulunan,Sebe süresinin 14 nolu ayeti
Süleyman'ın ölümüne hükmettiğimiz zaman, onun öldüğünü, ancak değneğini yiyen bir ağaç kurdu gösterdi. (Sonunda yere) yıkılınca anlaşıldı ki cinler gaybı bilselerdi, o küçük düşürücü azap içinde kalmazlardı.

Kuran-ı Kerim 431 . sayfasında bulunan,Sebe süresinin 38 nolu ayeti
Âyetlerimizi boşa çıkarmaya çalışanlara gelince, onlar da azapla yüz yüze bırakılacaklardır.

Kuran-ı Kerim 432 . sayfasında bulunan,Sebe süresinin 46 nolu ayeti
(Resûlüm! Onlara) de ki: Size bir tek öğüt vereceğim: İkişerli olarak, teker teker Allah'a yönelin ve düşünün! Arkadaşınızda (peygamberde) hiçbir delilik yoktur! O ancak şiddetli bir azap gelip çatmadan evvel sizi uyaran bir peygamberdir.

Kuran-ı Kerim 434 . sayfasında bulunan,Fatır süresinin 7 nolu ayeti
İnkâr edenler için şüphesiz çetin bir azap var, iman edip iyi işler yapanlara da mağfiret ve büyük bir mükâfat vardır.

Kuran-ı Kerim 434 . sayfasında bulunan,Fatır süresinin 10 nolu ayeti
Kim izzet ve şeref istiyor idiyse, bilsin ki, izzet ve şerefin hepsi Allah'ındır. O'na ancak güzel sözler yükselir (ulaşır). Onları da Allah'a amel-i sâlih ulaştırır. Kötülüklerle tuzak kuranlara gelince, onlar için çetin bir azap vardır ve onların tuzağı bozulur.

Kuran-ı Kerim 445 . sayfasında bulunan,Saffat süresinin 9 nolu ayeti
Kovulup atılırlar. Ve onlar için sürekli bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 446 . sayfasında bulunan,Saffat süresinin 33 nolu ayeti
Şüphesiz o gün onlar azapta ortaktırlar.

Kuran-ı Kerim 447 . sayfasında bulunan,Saffat süresinin 58,59,60,61 nolu ayeti
Birinci ölümümüz hariç, bir daha biz ölmeyecek ve bir daha azap görmeyecek değil miyiz? Şüphesiz bu, büyük kurtuluştur. Çalışanlar, böylesi bir kurtuluş için çalışsın.

Kuran-ı Kerim 451 . sayfasında bulunan,Saffat süresinin 177 nolu ayeti
Azap yurtlarına indiğinde, uyarılanların (fakat yola gelmeyenlerin) sabahı ne kötü olur!

Kuran-ı Kerim 453 . sayfasında bulunan,Sad süresinin 26 nolu ayeti
Ey Davud! Biz seni yeryüzünde halife yaptık. O halde insanlar arasında adaletle hükmet. Hevâ ve hevese uyma, sonra bu seni Allah'ın yolundan saptırır. Doğrusu Allah'ın yolundan sapanlara, hesap gününü unutmalarına karşılık çetin bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 459 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 19 nolu ayeti
(Resûlüm!) Hakkında azap hükmü gerçekleşmiş kimseyi ve ateşte olanı sen mi kurtaracaksın!

Kuran-ı Kerim 460 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 25 nolu ayeti
Onlardan öncekiler (peygamberleri) yalanladılar da farkına varmadıkları bir yerden onlara azap çattı.

Kuran-ı Kerim 461 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 39,40 nolu ayeti
De ki: Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; doğrusu ben de yapacağım! Kendisini rezil edecek azap kime gelecek, kime sürekli azap inecek, yakında bileceksiniz!

Kuran-ı Kerim 463 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 54 nolu ayeti
Size azap gelip çatmadan önce Rabbinize dönün, O'na teslim olun, sonra size yardım edilmez.

Kuran-ı Kerim 463 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 55 nolu ayeti
Siz farkında olmadan, ansızın başınıza azap gelmezden önce, Rabbinizden size indirilenin en güzeline (Kur'an'a) tâbi olun.

Kuran-ı Kerim 465 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 71 nolu ayeti
O küfredenler, bölük halinde cehenneme sürülür. Nihayet oraya geldikleri zaman kapıları açılır, bekçileri onlara: Size, içinizden Rabbinizin âyetlerini okuyan ve bugüne kavuşacağınızı ihtar eden peygamberler gelmedi mi? derler. «Evet geldi» derler ama, azap sözü kâfirlerin üzerine hak olmuştur.

Kuran-ı Kerim 471 . sayfasında bulunan,Mü'min süresinin 45 nolu ayeti
Nihayet Allah, onların kurdukları tuzakların kötülüklerinden bu zatı korudu, Firavun'un kavmini ise kötü azap kuşatıverdi.

Kuran-ı Kerim 478 . sayfasında bulunan,Fussilet süresinin 25 nolu ayeti
Biz onlara birtakım arkadaşlar musallat ettik de onlar önlerinde ve arkalarında ne varsa hepsini bunlara süslü gösterdiler. Kendilerinden önce gelip geçmiş olan cinler ve insanlar için (uygulanan) azap onlara da gerekli olmuştur. Kuşkusuz onlar hüsrana düşenlerdi.

Kuran-ı Kerim 480 . sayfasında bulunan,Fussilet süresinin 43 nolu ayeti
(Resûlüm!) Sana söylenen, senden önceki peygamberlere söylenmiş olandan başka bir şey değildir. Elbette ki senin Rabbin, hem mağfiret sahibi hem de acı bir azap sahibidir.

Kuran-ı Kerim 481 . sayfasında bulunan,Fussilet süresinin 50 nolu ayeti
Andolsun ki, kendisine dokunan bir zarardan sonra biz ona bir rahmet tattırırsak: Bu, benim hakkımdır, kıyametin kopacağını sanmıyorum, Rabbime döndürülmüş olsam bile muhakkak O'nun katında benim için daha güzel şeyler vardır, der. Biz, inkâr edenlere yaptıklarını mutlaka haber vereceğiz ve muhakkak onlara ağır azaptan tattıracağız.

Kuran-ı Kerim 484 . sayfasında bulunan,Şura süresinin 16 nolu ayeti
Daveti kabul edildikten sonra, Allah hakkında tartışmaya girenlerin delilleri, Rableri katında boştur. Onlar için bir gazap, yine onlar için çetin bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 484 . sayfasında bulunan,Şura süresinin 21 nolu ayeti
Yoksa onların, Allah'ın izin vermediği bir dini getiren ortakları mı var? Eğer erteleme sözü olmasaydı, derhal aralarında hüküm verilirdi. Şüphesiz zalimlere can yakıcı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 485 . sayfasında bulunan,Şura süresinin 26 nolu ayeti
Allah, iman edip iyi işler yapanların tevbesini kabul eder, lütfundan onlara, fazlasını verir. Kâfirlere gelince, onlara da çetin bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 486 . sayfasında bulunan,Şura süresinin 42 nolu ayeti
Ancak insanlara zulmedenlere ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlere ceza vardır. İşte acıklı azap bunlaradır.

Kuran-ı Kerim 487 . sayfasında bulunan,Şura süresinin 45 nolu ayeti
Ateşe arz olunurlarken onların, zilletten başlarını öne eğerek göz ucuyla gizli gizli baktıklarını göreceksin. İnananlar da: İşte asıl ziyana uğrayanlar, kıyamet günü kendilerini ve ailelerini ziyana sokanlardır, diyecekler. Kesinlikle biliniz ki, zalimler, sürekli bir azap içindedirler.

Kuran-ı Kerim 491 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 39 nolu ayeti
Zulmettiğiniz için bugün (nedâmet) size hiçbir fayda vermeyecektir. Çünkü siz, azapta ortaksınız.

Kuran-ı Kerim 494 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 74,75 nolu ayeti
Şüphesiz suçlular cehennem azabında devamlı kalacaklar, azapları hafifletilmeyecektir. Onlar azap içinde kurtuluştan ümit kesmişlerdir.

Kuran-ı Kerim 495 . sayfasında bulunan,Duhan süresinin 10,11 nolu ayeti
Şimdi sen, göğün, insanları bürüyecek açık bir duman çıkaracağı günü gözetle. Bu, elem verici bir azaptır.

Kuran-ı Kerim 496 . sayfasında bulunan,Duhan süresinin 30 nolu ayeti
Andolsun biz, İsrailoğullarını o alçaltıcı azaptan kurtardık.

Kuran-ı Kerim 497 . sayfasında bulunan,Duhan süresinin 47,48,49,50 nolu ayeti
(Allah zebânilere emreder): Tutun onu! Cehennemin ortasına sürükleyin! Sonra başına azap olarak kaynar su dökün! (ve deyin ki:) Tat bakalım. Hani sen kendince üstündün, şerefliydin! İşte bu, şüphelenip durduğunuz şeydir.

Kuran-ı Kerim 498 . sayfasında bulunan,Casiye süresinin 8 nolu ayeti
O, Allah'ın kendisine okunan âyetlerini işitir de sonra büyüklük taslayarak sanki hiç onları duymamış gibi (küfründe) direnir. İşte onu acı bir azap ile müjdele!

Kuran-ı Kerim 498 . sayfasında bulunan,Casiye süresinin 9 nolu ayeti
(O) âyetlerimizden bir şey öğrendiği zaman onlarla alay eder. Onlar için alçaltıcı bir azap vardır!

Kuran-ı Kerim 498 . sayfasında bulunan,Casiye süresinin 10 nolu ayeti
Ötelerinde de cehennem vardır. Kazandıkları şeyler de, Allah'ı bırakıp edindikleri dostlar da onlara hiçbir fayda vermez. Büyük azap onlaradır.

Kuran-ı Kerim 498 . sayfasında bulunan,Casiye süresinin 11 nolu ayeti
İşte bu Kur'an bir hidayettir. Rablerinin âyetlerini inkâr edenlere gelince, onlara en kötüsünden, elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 503 . sayfasında bulunan,Ahkaf süresinin 20 nolu ayeti
İnkâr edenler ateşe arzolunacakları gün (onlara şöyle denir): Dünyadaki hayatınızda bütün güzel şeylerinizi harcadınız, onların zevkini sürdünüz. Bugün ise yeryüzünde haksız yere büyüklük taslamanızdan ve yoldan çıkmanızdan dolayı alçaltıcı bir azap göreceksiniz!

Kuran-ı Kerim 504 . sayfasında bulunan,Ahkaf süresinin 24 nolu ayeti
Nihayet onu, vâdilerine doğru yayılan bir bulut şeklinde görünce: Bu bize yağmur yağdıracak yaygın bir buluttur, dediler. Hayır! O, sizin acele gelmesini istediğiniz şeydir. İçinde acı azap bulunan bir rüzgârdır!

Kuran-ı Kerim 505 . sayfasında bulunan,Ahkaf süresinin 31 nolu ayeti
Ey kavmimiz! Allah'ın davetçisine uyun. Ona iman edin ki Allah da sizin günahlarınızı kısmen bağışlasın ve sizi acı bir azaptan korusun.

Kuran-ı Kerim 510 . sayfasında bulunan,Fetih süresinin 6 nolu ayeti
(Bir de bunlar) Allah hakkında kötü zanda bulunan münafık erkeklere ve münafık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Müslümanlar için bekledikleri kötülük çemberi başlarına gelsin! Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!

Kuran-ı Kerim 521 . sayfasında bulunan,Zariyat süresinin 37 nolu ayeti
Acı azaptan korkanlar için orada bir işaret bıraktık.

Kuran-ı Kerim 523 . sayfasında bulunan,Tur süresinin 27 nolu ayeti
«Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu.»

Kuran-ı Kerim 524 . sayfasında bulunan,Tur süresinin 47 nolu ayeti
Şüphesiz zulmedenlere, ondan başka da azap vardır. Fakat çokları bilmezler.

Kuran-ı Kerim 529 . sayfasında bulunan,Kamer süresinin 38 nolu ayeti
Bir sabah kendilerine, yakalarını bir daha bırakmayacak olan bir azap gelip çattı.

Kuran-ı Kerim 538 . sayfasında bulunan,Hadid süresinin 13 nolu ayeti
Münafık erkeklerle münafık kadınların, müminlere: Bizi bekleyin, nurunuzdan bir parça ışık alalım, diyeceği günde kendilerine: Arkanıza dönün de bir ışık arayın! denilir. Nihayet onların arasına, içinde rahmet, dışında azap bulunan kapılı bir sur çekilir.

Kuran-ı Kerim 539 . sayfasında bulunan,Hadid süresinin 20 nolu ayeti
Bilin ki dünya hayatı ancak bir oyun, eğlence, bir süs, aranızda bir övünme ve daha çok mal ve evlât sahibi olma isteğinden ibarettir. Tıpkı bir yağmur gibidir ki, bitirdiği ziraatçilerin hoşuna gider. Sonra kurur da sen onun sapsarı olduğunu görürsün; sonra da çer çöp olur. Ahirette ise çetin bir azap vardır. Yine orada Allah'ın mağfireti ve rızası vardır. Dünya hayatı aldatıcı bir geçimlikten başka bir şey değildir.

Kuran-ı Kerim 541 . sayfasında bulunan,Mücadele süresinin 4 nolu ayeti
(Buna imkân) bulamayan kimse, hanımıyla temas etmeden önce ardarda iki ay oruç tutar. Buna da gücü yetmeyen, altmış fakiri doyurur. Bu (hafifletme), Allah'a ve Resûlüne inanmanızdan dolayıdır. Bunlar Allah'ın hükümleridir. Kâfirler için acı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 541 . sayfasında bulunan,Mücadele süresinin 5 nolu ayeti
Allah'a ve Resûlüne karşı gelenler, kendilerinden öncekilerin alçaltıldığı gibi alçaltılacaklardır. Biz apaçık âyetler indirmişizdir. Kâfirler için küçük düşürücü bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 542 . sayfasında bulunan,Mücadele süresinin 8 nolu ayeti
Gizli konuşmaktan menedildikten sonra yine o yasaklananı yapmaya kalkışarak günah, düşmanlık ve Peygamber'e karşı gelmek hususunda gizlice konuşanları görmedin mi? Onlar sana geldikleri zaman seni, Allah'ın selamlamadığı bir şekilde selamlıyorlar. Kendi içlerinden de: Bu söylediklerimiz yüzünden Allah'ın bize azap etmesi gerekmez miydi? derler. Cehennem onlara yeter. Oraya gireceklerdir. Ne kötü dönüş yeridir orası!

Kuran-ı Kerim 543 . sayfasında bulunan,Mücadele süresinin 15 nolu ayeti
Allah onlara çetin bir azap hazırlamıştır. Gerçekten onların yaptıkları şey çok kötüdür!

Kuran-ı Kerim 543 . sayfasında bulunan,Mücadele süresinin 16 nolu ayeti
Onlar yeminlerini kalkan yapıp Allah'ın yolundan alıkoydular. Bu yüzden onlara küçük düşürücü bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 546 . sayfasında bulunan,Haşr süresinin 15 nolu ayeti
(Onların durumu) kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanların durumu gibidir. Onlara acıklı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 551 . sayfasında bulunan,Saff süresinin 10 nolu ayeti
Ey iman edenler! Sizi acı bir azaptan kurtaracak ticareti size göstereyim mi?

Kuran-ı Kerim 555 . sayfasında bulunan,Teğabün süresinin 5 nolu ayeti
Daha önce inkâr edenlerin haberi size ulaşmadı mı? İşte onlar (dünyada) yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için acı bir azap da vardır.

Kuran-ı Kerim 558 . sayfasında bulunan,Talak süresinin 10 nolu ayeti
Allah onlara şiddetli bir azap hazırlamıştır. Ey inanan akıl sahipleri! Allah'tan korkun. Allah size gerçekten bir uyarıcı (kitap) indirmiştir.

Kuran-ı Kerim 562 . sayfasında bulunan,Mülk süresinin 18 nolu ayeti
Andolsun ki, onlardan öncekiler de (bunu) yalan saymışlardı; ama benim karşılık olarak verdiğim azap nasıl olmuştu!

Kuran-ı Kerim 563 . sayfasında bulunan,Mülk süresinin 28 nolu ayeti
De ki: Allah beni ve beraberimdekileri (sizin istediğiniz üzere) yok etse veya (öyle olmayıp da) bizi esirgese, (söyleyin bakalım) inkârcıları yakıcı azaptan kurtaracak kimdir?

Kuran-ı Kerim 564 . sayfasında bulunan,Kalem süresinin 33 nolu ayeti
İşte azap böyledir. Ahiret azabı ise elbette daha büyüktür. Keşke bilselerdi!

Kuran-ı Kerim 569 . sayfasında bulunan,Nuh süresinin 1 nolu ayeti
Kendilerine yakıcı bir azap gelmeden önce kavmini uyar, diye Nuh'u kendi kavmine gönderdik.

Kuran-ı Kerim 573 . sayfasında bulunan,Müzzemmil süresinin 12,13 nolu ayeti
Hiç şüphesiz bizim nezdimizde (onlar için hazırlanmış) boyunduruklar, yakıcı bir ateş, boğazdan geçmez bir yiyecek ve elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 579 . sayfasında bulunan,İnsan süresinin 31 nolu ayeti
O, dilediğini rahmetine dahil eder. Zalimlere gelince, onlar için elem verici bir azap hazırlamıştır.

Kuran-ı Kerim 582 . sayfasında bulunan,Nebe süresinin 40 nolu ayeti
Biz, yakın bir azap ile sizi uyardık. O gün kişi önceden yaptıklarına bakacak ve inkârcı kişi: «Keşke toprak olsaydım!» diyecektir.

Kuran-ı Kerim 592 . sayfasında bulunan,Gasiye süresinin 21,22,23,24,25,26 nolu ayeti
O halde (Resûlüm), öğüt ver. Çünkü sen ancak öğüt vericisin. Onların üzerinde bir zorba değilsin. Ancak yüz çevirip inkâr edene gelince, işte öylesini Allah en büyük azap ile cezalandırır. Şüphesiz onların dönüşü sadece bizedir. Sonra onların sorguya çekilmesi de sadece bize aittir.

Kuran-ı Kerim 592 . sayfasında bulunan,Fecr süresinin 6,7,8,9,10,11,12,13,14 nolu ayeti
Görmedin mi, Rabbin ne yaptı Âd kavmine; direkleri (yüksek binaları) olan, ülkelerde benzeri yaratılmamış İrem şehrine, o vadide kayaları yontan Semûd kavmine, kazıklar (çadırlar, ordular) sahibi Firavun'a! Ki onların hepsi ülkelerinde azgınlık ettiler. Oralarda kötülüğü çoğalttılar. Bu yüzden Rabbin onların üstüne azap kamçısı yağdırdı. Çünkü Rabbin (her an) gözetlemededir.



Sitede bulunan ayet mealleri TÜRKİYE DİYANET VAKFI sitesinden alınmıştır.Bu meali hazırlayan heyette Prof.Dr. Hayrettin Karaman , Prof.Dr. Ali Özek , Prof.Dr. İbrahim Kafi Dönmez , Prof.Dr. Mustafa Çağrıcı , Prof.Dr. Sadrettin Gümüş , Doç.Dr. Ali Turgut bulunmaktadır.Allah hepsinden razı olsun.

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Kur'an-ı Kerim sayfasını ziyaret etmenizi öneririm.

Bir müslümanın ilk dini bilgi kaynağı Kuranı Kerim olmalıdır.
Kuranı Kerim'den sonra ise günümüzde önerebileceğim kaynak ise T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinden ücretsiz indirebileceğiniz iki cilt ve 1200'den fazla sayfadan oluşan İlmihal'dir.