Şükr kelimesi bulunan ayetler Sabr kelimesi bulunan ayetler Namaz kelimesi bulunan ayetler Zekat kelimesi bulunan ayetler Cennet kelimesi bulunan ayetler Cehennem kelimesi bulunan ayetler
Kuranı Kerim
Matematik Matematik soruları
Mehmet Açar yazılım

Dediler ki kelimeleri bulunan ayetler

Kuran-ı Kerim 18 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 118 nolu ayeti
Bilmeyenler dediler ki: Allah bizimle konuşmalı ya da bize bir âyet (mucize) gelmeli değil miydi? Onlardan öncekiler de işte tıpkı onların dediklerini demişlerdi. Kalpleri (akılları) nasıl da birbirine benzedi? Gerçekleri iyice bilmek isteyenlere âyetleri apaçık gösterdik.

Kuran-ı Kerim 145 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 138 nolu ayeti
Onlar saçma düşüncelerine göre dediler ki: «Bu (tanrılar için ayrılan) hayvanlarla ekinler haramdır. Bunları bizim dilediğimizden başkası yiyemez. Bunlar da binilmesi yasaklanmış hayvanlardır.» Birtakım hayvanlar da vardır ki, (Allah böyle emrediyor diye) O'na iftira ederek üzerlerine Allah'ın adını anmazlar. Yapmakta oldukları iftiraları yüzünden Allah onları cezalandıracaktır.

Kuran-ı Kerim 145 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 139 nolu ayeti
Dediler ki: «Şu hayvanların karınlarında olanlar yalnız erkeklerimize aittir, kadınlarımıza ise haram kılınmıştır. Şayet (yavru) ölü doğarsa, o zaman (kadın erkek) hepsi onda ortaktır.» Allah bu değerlendirmelerinin cezasını verecektir. Şüphesiz ki O hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.

Kuran-ı Kerim 152 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 23 nolu ayeti
(Âdem ile eşi) dediler ki: Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz.

Kuran-ı Kerim 157 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 60 nolu ayeti
Kavminden ileri gelenler dediler ki: Biz seni gerçekten apaçık bir sapıklık içinde görüyoruz!

Kuran-ı Kerim 157 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 66 nolu ayeti
Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: Biz seni kesinlikle bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.

Kuran-ı Kerim 158 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 70 nolu ayeti
Dediler ki: Sen bize tek Allah'a kulluk etmemiz ve atalarımızın tapmakta olduklarını bırakmamız için mi geldin? Eğer doğrulardan isen, bizi tehdit ettiğini (azabı) bize getir.

Kuran-ı Kerim 159 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 75 nolu ayeti
Kavminin ileri gelenlerinden büyüklük taslayanlar, içlerinden zayıf görülen inananlara dediler ki: Siz Salih'in, Rabbi tarafından gönderildiğini biliyor musunuz? Onlar da Şüphesiz biz onunla ne gönderilmişse ona inananlarız, dediler.

Kuran-ı Kerim 159 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 76 nolu ayeti
Büyüklük taslayanlar dediler ki: «Biz de sizin inandığınızı inkâr edenleriz.»

Kuran-ı Kerim 161 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 88 nolu ayeti
Kavminden ileri gelen kibirliler dediler ki: «Ey Şuayb! Seni ve seninle beraber inananları memleketimizden kesinlikle çıkaracağız veya dinimize döneceksiniz» (Şuayb): İstemesek de mi? dedi.

Kuran-ı Kerim 161 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 90 nolu ayeti
Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: Eğer Şuayb'e uyarsanız o takdirde siz mutlaka ziyana uğrarsınız.

Kuran-ı Kerim 163 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 109,110 nolu ayeti
Firavun'un kavminden ileri gelenler dediler ki: Bu çok bilgili bir sihirbazdır. Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne buyurursunuz?

Kuran-ı Kerim 163 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 111,112 nolu ayeti
Dediler ki: Onu da kardeşini de beklet; şehirlere toplayıcılar (memurlar) yolla. Bütün bilgili sihirbazları sana getirsinler.

Kuran-ı Kerim 164 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 127 nolu ayeti
Firavun'un kavminden ileri gelenler dediler ki: Musa'yı ve kavmini, seni ve tanrılarını bırakıp yeryüzünde bozgunculuk çıkarsınlar diye mi bırakacaksın? (Firavun): «Biz onların oğullarını öldürüp, kadınlarını sağ bırakacağız. Elbette biz onları ezecek üstünlükteyiz» dedi.

Kuran-ı Kerim 165 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 132 nolu ayeti
Ve dediler ki: «Bizi sihirlemek için ne mucize getirirsen getir, biz sana inanacak değiliz.»

Kuran-ı Kerim 167 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 149 nolu ayeti
Pişman olup da kendilerinin gerçekten sapmış olduklarını görünce dediler ki: Eğer Rabbimiz bize acımaz ve bizi bağışlamazsa mutlaka ziyana uğrayanlardan olacağız!

Kuran-ı Kerim 171 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 164 nolu ayeti
İçlerinden bir topluluk: «Allah'ın helâk edeceği yahut şiddetli bir şekilde azap edeceği bir kavme ne diye öğüt veriyorsunuz?» dedi. (Öğüt verenler) dediler ki: Rabbinize mazeret beyan edelim diye bir de sakınırlar ümidiyle (öğüt veriyoruz).

Kuran-ı Kerim 179 . sayfasında bulunan,Enfal süresinin 31 nolu ayeti
Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman dediler ki: «(Evet) işittik, istesek biz de bunun benzerini elbette söyleyebiliriz. Bu öncekilerin masallarından başka bir şey değildir.»

Kuran-ı Kerim 216 . sayfasında bulunan,Yunus süresinin 78 nolu ayeti
Onlar dediler ki: Babalarımızı üzerinde bulduğumuz (dinden) bizi döndüresin ve yeryüzünde ululuk sizin ikinizin olsun diye mi bize geldin? Halbuki biz size inanacak değiliz.

Kuran-ı Kerim 217 . sayfasında bulunan,Yunus süresinin 85 nolu ayeti
Onlar da dediler ki: «Allah’a dayandık. Ey Rabbimiz! Bizi o zalimler topluluğu için deneme konusu kılma!

Kuran-ı Kerim 223 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 27 nolu ayeti
Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: «Biz seni sadece bizim gibi bir insan olarak görüyoruz. Bizden, basit görüşle hareket eden alt tabakamızdan başkasının sana uyduğunu görmüyoruz. Ve sizin bize karşı bir üstünlüğünüzü de görmüyoruz. Bilakis sizin yalancılar olduğunuzu düşünüyoruz.»

Kuran-ı Kerim 224 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 32 nolu ayeti
Dediler ki: Ey Nuh! Bizimle mücadele ettin ve bize karşı mücadelede çok ileri gittin. Eğer doğrulardan isen, kendisiyle bizi tehdit ettiğini (azabı) bize getir!

Kuran-ı Kerim 226 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 53 nolu ayeti
Dediler ki: Ey Hûd! Sen bize açık bir mucize getirmedin, biz de senin sözünle tanrılarımızı bırakacak değiliz ve biz sana iman edecek de değiliz.

Kuran-ı Kerim 227 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 62 nolu ayeti
Dediler ki: Ey Sâlih! Sen bundan önce içimizde ümit beslenen birisiydin. (Şimdi) babalarımızın taptıklarına tapmaktan bizi engelliyor musun? Doğrusu biz, bizi kendisine (kulluğa) çağırdığın şeyden ciddi bir şüphe içindeyiz.

Kuran-ı Kerim 228 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 70 nolu ayeti
Ellerini yemeğe uzatmadıklarını görünce, onları yadırgadı ve onlardan dolayı içine bir korku düştü. Dediler ki: Korkma! (biz melekleriz). Lût kavmine gönderildik.

Kuran-ı Kerim 229 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 73 nolu ayeti
(Melekler) dediler ki: Allah'ın emrine şaşıyor musun? Ey ev halkı! Allah'ın rahmeti ve bereketleri sizin üzerinizdedir. Şüphesiz ki O, övülmeye lâyıktır, iyiliği boldur.

Kuran-ı Kerim 229 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 79 nolu ayeti
Dediler ki: Senin kızlarında bizim bir hakkımız olmadığını biliyorsun. Ve sen bizim ne istediğimizi elbette bilirsin.

Kuran-ı Kerim 229 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 81 nolu ayeti
(Melekler) dediler ki: Ey Lût! Biz Rabbinin elçileriyiz. Onlar sana asla dokunamazlar. Sen gecenin bir kısmında ailenle (yola çıkıp) yürü. Karından başka sizden hiçbiri geride kalmasın. Çünkü onlara gelecek olan (azap) şüphesiz ona da isabet edecektir. Onlara vâdolunan (helâk) zamanı, sabah vaktidir. Sabah yakın değil mi?

Kuran-ı Kerim 230 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 87 nolu ayeti
Dediler ki: Ey Şuayb! Babalarımızın taptıklarını (putları), yahut mallarımız hususunda dilediğimizi yapmayı terketmemizi sana namazın mı emrediyor? Oysa sen yumuşak huylu ve çok akıllısın!

Kuran-ı Kerim 231 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 91 nolu ayeti
Dediler ki: Ey Şuayb! Söylediklerinin çoğunu anlamıyoruz ve içimizde seni cidden zayıf (âciz) görüyoruz! Eğer kabilen olmasa, seni mutlaka taşlayarak öldürürüz. Sen bizden üstün değilsin.

Kuran-ı Kerim 235 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 8 nolu ayeti
(Kardeşleri) dediler ki: Yusuf'la kardeşi (Bünyamin) babamıza bizden daha sevgilidir. Halbuki biz kalabalık bir cemaatiz. Şüphesiz ki babamız apaçık bir yanlışlık içindedir.

Kuran-ı Kerim 235 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 11 nolu ayeti
Dediler ki: «Ey babamız! Sana ne oluyor da Yusuf hakkında bize güvenmiyorsun! Oysa ki biz onun iyiliğini istemekteyiz.

Kuran-ı Kerim 235 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 14 nolu ayeti
Dediler ki: Hakikaten biz (kuvvetli) bir topluluk olduğumuz halde, eğer onu kurt yerse, o zaman biz gerçekten âciz kimseler sayılırız.

Kuran-ı Kerim 237 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 30 nolu ayeti
Şehirdeki bazı kadınlar dediler ki: Azizin karısı, delikanlısının nefsinden murat almak istiyormuş; Yusuf'un sevdası onun kalbine işlemiş! Biz onu gerçekten açık bir sapıklık içinde görüyoruz.

Kuran-ı Kerim 238 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 31 nolu ayeti
Kadın, onların dedikodusunu duyunca, onlara dâvetçi gönderdi; onlar için dayanacak yastıklar hazırladı. Onlardan herbirine bir bıçak verdi. (Kadınlar meyveleri soyarken Yusuf'a): «Çık karşılarına!» dedi. Kadınlar onu görünce, onun büyüklüğünü anladılar. (Şaşkınlıklarından) ellerini kestiler ve dediler ki: Hâşâ Rabbimiz! Bu bir beşer değil... Bu ancak üstün bir melektir!

Kuran-ı Kerim 240 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 44 nolu ayeti
(Yorumcular) dediler ki: Bunlar karmakarışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilenlerden değiliz.

Kuran-ı Kerim 241 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 61 nolu ayeti
Dediler ki: Onu babasından istemeye çalışacağız, kuşkusuz bunu yapacağız.

Kuran-ı Kerim 241 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 63 nolu ayeti
Babalarına döndüklerinde dediler ki: Ey babamız! Erzak bize yasaklandı. Kardeşimizi (Bünyamin'i) bizimle beraber gönder de (onun sayesinde) ölçüp alalım. Biz onu mutlaka koruyacağız.

Kuran-ı Kerim 242 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 65 nolu ayeti
Eşyalarını açtıklarında sermayelerinin kendilerine geri verildiğini gördüler. Dediler ki: Ey babamız! Daha ne istiyoruz. İşte sermâyemiz de bize geri verilmiş. (Onunla yine) ailemize yiyecek getiririz, kardeşimizi koruruz ve bir deve yükü de fazla alırız. Çünkü bu (seferki aldığımız) az bir miktardır.

Kuran-ı Kerim 243 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 74 nolu ayeti
(Yusuf'un adamları) dediler ki: Peki, siz yalancıysanız bunun cezası nedir?

Kuran-ı Kerim 243 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 77 nolu ayeti
(Kardeşleri) dediler ki: «Eğer o çaldıysa, daha önce onun bir kardeşi de çalmıştı.» Yusuf bunu içinde sakladı, onlara açmadı. (Kendi kendine) dedi ki: Siz daha kötü durumdasınız! Allah, sizin anlattığınızı çok iyi bilir.

Kuran-ı Kerim 243 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 78 nolu ayeti
Dediler ki: Ey aziz! Gerçekten onun çok yaşlı bir babası var. Onun yerine bizim birimizi alıkoy. Zira biz seni, iyilik edenlerden görüyoruz.

Kuran-ı Kerim 245 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 88 nolu ayeti
Yusuf'un yanına girdiklerinde dediler ki: Ey aziz! Bizi ve ailemizi kıtlık bastı ve biz değersiz bir sermaye ile geldik. Hakkımızı tam ölçerek ver. Ayrıca bize bağışta da bulun. Şüphesiz Allah sadaka verenleri mükâfatlandırır.

Kuran-ı Kerim 245 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 91 nolu ayeti
(Kardeşleri) dediler ki: Allah'a andolsun, hakikaten Allah seni bize üstün kılmış. Gerçekten biz hataya düşmüşüz.

Kuran-ı Kerim 246 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 97 nolu ayeti
(Oğulları) dediler ki: Ey babamız! (Allah'tan) bizim günahlarımızın affını dile! Çünkü biz gerçekten günahkârlar idik.

Kuran-ı Kerim 255 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 9 nolu ayeti
Sizden öncekilerin, Nuh, Âd ve Semûd kavimlerinin ve onlardan sonrakilerin haberleri size gelmedi mi? Onları Allah'tan başkası bilmez. Peygamberleri kendilerine mucizeler getirdi de onlar, ellerini peygamberlerinin ağızlarına bastılar ve dediler ki: Biz, size gönderileni inkâr ettik ve bizi kendisine çağırdığınız şeye karşı derin bir kuşku içindeyiz.

Kuran-ı Kerim 255 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 10 nolu ayeti
Peygamberleri dedi ki: Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında şüphe mi var? Halbuki O, sizin günahlarınızdan bir kısmını bağışlamak ve sizi muayyen bir vakte kadar yaşatmak için sizi (hak dine) çağırıyor. Onlar dediler ki: Siz de bizim gibi bir insandan başka bir şey değilsiniz. Siz bizi atalarımızın tapmış olduğu şeylerden döndürmek istiyorsunuz. Öyleyse bize, apaçık bir delil getirin!

Kuran-ı Kerim 256 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 11 nolu ayeti
Peygamberleri onlara dediler ki: «(Evet) biz sizin gibi bir insandan başkası değiliz. Fakat Allah nimetini kullarından dilediğine lütfeder. Allah'ın izni olmadan bizim size bir delil getirmemize imkân yoktur. Müminler ancak Allah'a dayansınlar.»

Kuran-ı Kerim 256 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 13 nolu ayeti
Kâfir olanlar peygamberlerine dediler ki: «Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!» Rableri de onlara: «Zalimleri mutlaka helâk edeceğiz!» diye vahyetti.

Kuran-ı Kerim 261 . sayfasında bulunan,Hicr süresinin 6 nolu ayeti
Dediler ki: «Ey kendisine Kur'an indirilen (Muhammed)! Sen mutlaka bir mecnunsun!»

Kuran-ı Kerim 264 . sayfasında bulunan,Hicr süresinin 53 nolu ayeti
Dediler ki: Korkma; biz sana bilgin bir oğul müjdeliyoruz.

Kuran-ı Kerim 264 . sayfasında bulunan,Hicr süresinin 58 nolu ayeti
Dediler ki: «Biz, suçlu bir topluma (onları helâk etmeye) gönderildik.»

Kuran-ı Kerim 264 . sayfasında bulunan,Hicr süresinin 63 nolu ayeti
Dediler ki: «Bilakis, biz sana, onların şüphe etmekte oldukları şeyi (azabı ve helâkı) getirdik.

Kuran-ı Kerim 270 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 35 nolu ayeti
Ortak koşanlar dediler ki: «Allah dileseydi ne biz ne de babalarımız ondan başkasına tapardık. Onun emri olmadan hiçbir şeyi de haram kılmazdık.» Onlardan öncekiler de böyle yapmışlardı. Peygamberlerin üzerine açık seçik tebliğden başka bir şey düşer mi!

Kuran-ı Kerim 285 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 49 nolu ayeti
Bir de onlar dediler ki: Sahi biz, bir kemik yığını ve kokuşmuş bir toprak olmuş iken, yepyeni bir hilkatte diriltileceğiz, öyle mi!

Kuran-ı Kerim 293 . sayfasında bulunan,Kehf süresinin 14 nolu ayeti
Onların kalplerini metîn kıldık. O yiğitler (o yerin hükümdarı karşısında) ayağa kalkarak dediler ki: «Bizim Rabbimiz, göklerin ve yerin Rabbidir. Biz, O'ndan başkasına tanrı demeyiz. Yoksa saçma sapan konuşmuş oluruz.

Kuran-ı Kerim 295 . sayfasında bulunan,Kehf süresinin 21 nolu ayeti
Böylece (insanları) onlardan haberdar ettik ki, Allah'ın vâdinin hak olduğunu, kıyametin şüphe götürmez olduğunu bilsinler. Hani onlar aralarında Ashâb-ı Kehf'in durumunu tartışıyorlardı. Dediler ki: «Üzerlerine bir bina yapın. Rableri onları daha iyi bilir.» Onların durumuna vâkıf olanlar ise: «Bizler, kesinlikle onların yanıbaşlarına bir mescit yapacağız» dediler.

Kuran-ı Kerim 302 . sayfasında bulunan,Kehf süresinin 94 nolu ayeti
Dediler ki: Ey Zülkarneyn! Bu memlekette Ye'cûc ve Me'cûc bozgunculuk yapmaktadırlar. Bizimle onlar arasında bir sed yapman için sana bir vergi verelim mi?

Kuran-ı Kerim 306 . sayfasında bulunan,Meryem süresinin 27 nolu ayeti
Nihayet onu (kucağında) taşıyarak kavmine getirdi. Dediler ki: Ey Meryem! Hakikaten sen iğrenç bir şey yaptın!

Kuran-ı Kerim 313 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 45 nolu ayeti
Dediler ki: Rabbimiz! Doğrusu biz, onun bize aşırı derecede kötü davranmasından yahut iyice azmasından endişe ediyoruz.

Kuran-ı Kerim 315 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 65 nolu ayeti
Dediler ki: Ey Musa! Ya sen at veya önce atan biz olalım.

Kuran-ı Kerim 315 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 72 nolu ayeti
Dediler ki: «Seni, bize gelen açık açık mucizelere ve bizi yaratana tercih edemeyiz. Öyle ise yapacağını yap! Sen, ancak bu dünya hayatında hükmünü geçirebilirsin.»

Kuran-ı Kerim 316 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 87 nolu ayeti
Dediler ki: Biz sana olan vâdimizden, kendi kudret ve irademizle dönmedik. Fakat biz, o kavmin (Mısır'lıların) zinet eşyasından bir takım ağırlıklar yüklenmiş, sonra da onları atmıştık; aynı şekilde Sâmirî de atmıştı.

Kuran-ı Kerim 325 . sayfasında bulunan,Enbiya süresinin 53 nolu ayeti
Dediler ki: Biz, babalarımızı bunlara tapar kimseler bulduk.

Kuran-ı Kerim 325 . sayfasında bulunan,Enbiya süresinin 55 nolu ayeti
Dediler ki: Bize gerçeği mi getirdin, yoksa sen oyunbazlardan biri misin?

Kuran-ı Kerim 344 . sayfasında bulunan,Mü'minum süresinin 47 nolu ayeti
Bu yüzden dediler ki: Kavimleri bize kölelik ederken, bizim gibi olan bu iki adama inanır mıyız?

Kuran-ı Kerim 346 . sayfasında bulunan,Mü'minum süresinin 82 nolu ayeti
Dediler ki: Sahi biz, ölüp de bir toprak ve kemik yığını haline gelmişken, mutlaka yeniden diriltileceğiz öyle mi?

Kuran-ı Kerim 359 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 5 nolu ayeti
Yine onlar dediler ki: (Bu âyetler), onun, başkasına yazdırıp da kendisine sabah-akşam okunmakta olan, öncekilere ait masallardır.

Kuran-ı Kerim 367 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 36 nolu ayeti
Dediler ki: Onu ve kardeşini eğle ve şehirlere toplayıcı görevliler gönder;

Kuran-ı Kerim 371 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 116 nolu ayeti
Dediler ki: Ey Nuh! (Bu davadan) vazgeçmezsen, iyi bil ki, taşlanmışlardan olacaksın!

Kuran-ı Kerim 372 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 153 nolu ayeti
Dediler ki: Sen, olsa olsa iyice büyülenmiş birisin!

Kuran-ı Kerim 382 . sayfasında bulunan,Neml süresinin 67 nolu ayeti
İnkârcılar dediler ki: Sahi, biz ve atalarımız, toprak olduktan sonra, gerçekten (diriltilip) çıkarılacak mıyız?

Kuran-ı Kerim 430 . sayfasında bulunan,Sebe süresinin 31 nolu ayeti
Kâfir olanlar dediler ki: Biz hiçbir zaman bu Kur'an'a ve bundan önce gelen kitaplara inanmayacağız. Sen o zalimleri, Rablerinin huzurunda tutuklanmış, birbirlerine söz atarlarken bir görsen! Zayıf sayılanlar, büyüklük taslayanlara: Siz olmasaydınız, elbette biz inanan insanlar olurduk, derler.

Kuran-ı Kerim 431 . sayfasında bulunan,Sebe süresinin 35 nolu ayeti
Ve dediler ki: Biz malca ve evlâtça daha çoğuz, biz azaba uğratılacak da değiliz.

Kuran-ı Kerim 440 . sayfasında bulunan,Yasin süresinin 15 nolu ayeti
Elçilere dediler ki: Siz de ancak bizim gibi birer insansınız. Rahmân, herhangi bir şey indirmedi. Siz ancak yalan söylüyorsunuz.

Kuran-ı Kerim 440 . sayfasında bulunan,Yasin süresinin 16 nolu ayeti
(Elçiler) dediler ki: Rabbimiz biliyor; biz gerçekten size gönderilmiş elçileriz.

Kuran-ı Kerim 442 . sayfasında bulunan,Yasin süresinin 47 nolu ayeti
Allah'ın size rızık olarak verdiklerinden hayra sarfediniz, denildiğinde, kâfirler müminlere dediler ki: Allah'ın dilediği takdirde doyuracağı kimseleri biz mi doyuracağız? Siz gerçekten apaçık bir sapıklık içindesiniz.

Kuran-ı Kerim 476 . sayfasında bulunan,Fussilet süresinin 5 nolu ayeti
Ve dediler ki: Bizi çağırdığın şeye karşı kalplerimiz kapalıdır. Kulaklarımızda da bir ağırlık vardır. Bizimle senin aranda bir perde bulunmaktadır. Onun için sen (istediğini) yap, biz de yapmaktayız!

Kuran-ı Kerim 489 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 20 nolu ayeti
Ve dediler ki: Rahmân dileseydi biz onlara tapmazdık. Onların bu hususta bir bilgileri yoktur. Onlar sadece yalan söylüyorlar.

Kuran-ı Kerim 490 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 24 nolu ayeti
Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz (din)den daha doğrusunu getirmişsem (yine mi bana uymazsınız)? deyince, dediler ki: Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz.

Kuran-ı Kerim 490 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 31 nolu ayeti
Ve dediler ki: Bu Kur'an iki şehirden bir büyük adama indirilse olmaz mıydı?

Kuran-ı Kerim 492 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 49 nolu ayeti
Bunun üzerine dediler ki: Ey büyücü! Sana verdiği ahde göre bizim için Rabbine dua et; çünkü biz artık doğru yola gireceğiz.

Kuran-ı Kerim 500 . sayfasında bulunan,Casiye süresinin 24 nolu ayeti
Dediler ki: Hayat ancak bu dünyada yaşadığımızdır. Ölürüz ve yaşarız. Bizi ancak zaman helâk eder. Bu hususta onların hiçbir bilgisi de yoktur. Onlar sadece zanna göre hüküm veriyorlar.

Kuran-ı Kerim 502 . sayfasında bulunan,Ahkaf süresinin 11 nolu ayeti
İnkâr edenler, iman edenler hakkında dediler ki: «Bu iş bir hayır olsaydı, onlar bizi geçemezlerdi.» Fakat onlar bununla doğru yola girmek arzusunda olmadıkları için «Bu eski bir yalandır» diyecekler.

Kuran-ı Kerim 570 . sayfasında bulunan,Nuh süresinin 23 nolu ayeti
Ve dediler ki: Sakın ilâhlarınızı bırakmayın; hele Ved'den, Suvâ'dan, Yeğûs'tan, Ye'ûk'tan ve Nesr'den asla vazgeçmeyin!



Sitede bulunan ayet mealleri TÜRKİYE DİYANET VAKFI sitesinden alınmıştır.Bu meali hazırlayan heyette Prof.Dr. Hayrettin Karaman , Prof.Dr. Ali Özek , Prof.Dr. İbrahim Kafi Dönmez , Prof.Dr. Mustafa Çağrıcı , Prof.Dr. Sadrettin Gümüş , Doç.Dr. Ali Turgut bulunmaktadır.Allah hepsinden razı olsun.

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Kur'an-ı Kerim sayfasını ziyaret etmenizi öneririm.

Bir müslümanın ilk dini bilgi kaynağı Kuranı Kerim olmalıdır.
Kuranı Kerim'den sonra ise günümüzde önerebileceğim kaynak ise T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinden ücretsiz indirebileceğiniz iki cilt ve 1200'den fazla sayfadan oluşan İlmihal'dir.