Şükr kelimesi bulunan ayetler Sabr kelimesi bulunan ayetler Namaz kelimesi bulunan ayetler Zekat kelimesi bulunan ayetler Cennet kelimesi bulunan ayetler Cehennem kelimesi bulunan ayetler
Kuranı Kerim
Matematik Matematik soruları
Mehmet Açar yazılım

Günah kelimesi bulunan ayetler

Kuran-ı Kerim 24 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 158 nolu ayeti
Şüphe yok ki, Safa ile Merve Allah'ın koyduğu nişanlardandır. Her kim Beytullah'ı ziyaret eder veya umre yaparsa onları tavaf etmesinde kendisine bir günah yoktur. Her kim gönüllü olarak bir iyilik yaparsa şüphesiz Allah kabul eder ve (yapılanı) hakkıyla bilir.

Kuran-ı Kerim 26 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 173 nolu ayeti
Allah size ancak ölüyü (leşi), kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesileni haram kıldı. Her kim bunlardan yemeye mecbur kalırsa, başkasının hakkına saldırmadan ve haddi aşmadan bir miktar yemesinde günah yoktur. Şüphe yok ki Allah çokça bağışlayan çokça esirgeyendir

Kuran-ı Kerim 27 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 181 nolu ayeti
Her kim bunu işittikten ve kabullendikten sonra vasiyeti değiştirirse, günahı onu değiştirenleredir. Şüphesiz Allah (her şeyi) işitir ve (her şeyi) bilir.

Kuran-ı Kerim 28 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 182 nolu ayeti
Her kim, vasiyet edenin haksızlığa yahut günaha meyletmesinden endişe eder de (alâkalıların) aralarını bulursa kendisine günah yoktur. Şüphesiz Allah çok bağışlayan hem de esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 31 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 197 nolu ayeti
Hac, bilinen aylardadır. Kim o aylarda hacca niyet ederse (ihramını giyerse), hac esnasında kadına yaklaşmak, günah sayılan davranışlara yönelmek, kavga etmek yoktur. Ne hayır işlerseniz Allah onu bilir. (Ey müminler! Ahiret için) azık edinin. Bilin ki azığın en hayırlısı takvâdır. Ey akıl sahipleri! Benden (emirlerime muhalefetten) sakının.

Kuran-ı Kerim 31 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 198 nolu ayeti
(Hac mevsiminde ticaret yaparak) Rabbinizden gelecek bir lütfu (kazancı) aramanızda size herhangi bir günah yoktur. Arafat'tan ayrılıp akın ettiğinizde Meş'ar-i Haram'da Allah'ı zikredin ve O'nu size gösterdiği şekilde anın. Şüphesiz siz daha önce yanlış gidenlerden idiniz

Kuran-ı Kerim 32 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 203 nolu ayeti
Sayılı günlerde (eyyam-ı teşrikte telbiye ve tekbir getirerek) Allah'ı anın. Kim iki gün içinde acele edip (Mina'dan Mekke'ye) dönmek isterse, ona günah yoktur. Kim geri kalırsa ona da günah yoktur. Bunlar günahtan sakınanlar içindir. Allah'tan korkun ve bilin ki hepiniz O'nun huzurunda toplanacaksınız.

Kuran-ı Kerim 32 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 206 nolu ayeti
Böylesine «Allah'tan kork!» denilince benlik ve gurur kendisini günaha sevkeder. (Ceza ve azap olarak) ona cehennem yeter. O ne kötü yerdir!

Kuran-ı Kerim 34 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 217 nolu ayeti
Sana haram ayı, yani onda savaşmayı soruyorlar. De ki: O ayda savaşmak büyük bir günahtır. (İnsanları) Allah yolundan çevirmek, Allah'ı inkâr etmek, Mescid-i Haram'ın ziyaretine mâni olmak ve halkını oradan çıkarmak ise Allah katında daha büyük günahtır. Fitne de adam öldürmekten daha büyük bir günahtır. Onlar eğer güçleri yeterse, sizi dininizden döndürünceye kadar size karşı savaşa devam ederler. Sizden kim, dininden döner ve kâfir olarak ölürse, onların yaptıkları işler dünyada da ahirette de boşa gider. Onlar cehennemliktirler ve orada devamlı kalırlar.

Kuran-ı Kerim 34 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 219 nolu ayeti
Sana, şarap ve kumar hakkında soru sorarlar. De ki: Her ikisinde de büyük bir günah ve insanlar için bir takım faydalar vardır. Ancak her ikisinin de günahı faydasından daha büyüktür. Yine sana iyilik yolunda ne harcayacaklarını sorarlar. «İhtiyaç fazlasını» de. Allah size âyetleri böyle açıklar ki düşünesiniz.

Kuran-ı Kerim 37 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 233 nolu ayeti
Emzirmeyi tamamlatmak isteyen (baba) için, anneler çocuklarını iki tam yıl emzirirler. Onların örfe uygun olarak beslenmesi ve giyimi baba tarafına aittir. Bir insan ancak gücü yettiğinden sorumlu tutulur. Hiçbir anne, çocuğu sebebiyle, hiçbir baba da çocuğu yüzünden zarara uğratılmamalıdır. Onun benzeri (nafaka temini) vâris üzerine de gerekir. Eğer ana ve baba birbiriyle görüşerek ve karşılıklı anlaşarak çocuğu memeden kesmek isterlerse, kendilerine günah yoktur. Çocuklarınızı (süt anne tutup) emzirtmek istediğiniz takdirde, süt anneye vermekte olduğunuzu iyilikle teslim etmeniz şartıyla, üzerinize günah yoktur. Allah'tan korkun. Bilin ki Allah, yapmakta olduklarınızı görür.

Kuran-ı Kerim 38 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 234 nolu ayeti
Sizden ölenlerin, geride bıraktıkları eşleri, kendi başlarına (evlenmeden) dört ay on gün beklerler. Bekleme müddetlerini bitirdikleri vakit, kendileri hakkında yaptıkları meşru işlerde size bir günah yoktur. Allah yapmakta olduklarınızı bilir.

Kuran-ı Kerim 38 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 235 nolu ayeti
(İddet beklemekte olan) kadınlarla evlenme hususundaki düşüncelerinizi üstü kapalı biçimde anlatmanızda veya onu içinizde gizli tutmanızda size günah yoktur. Allah bilir ki siz onları anacaksınız. Lâkin, meşru sözler söylemeniz müstesna, sakın onlara gizlice buluşma sözü vermeyin. Farz olan bekleme müddeti dolmadan, nikâh kıymaya kalkışmayın. Bilin ki Allah, gönlünüzdekileri bilir. Bu sebeple Allah'tan sakının. Şunu iyi bilin ki Allah gafûrdur, halîmdir.

Kuran-ı Kerim 39 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 240 nolu ayeti
Sizden ölüp de (dul) eşler bırakan kimseler, zevcelerinin, evlerinden çıkarılmadan, bir yıla kadar bıraktıkları maldan faydalanmaları hususunda (sağlıklarında) vasiyet etsinler. Eğer o kadınlar, (kendiliklerinden) çıkıp giderlerse, kendileri hakkında yaptıkları meşru şeylerden size bir günah yoktur. Allah azîzdir, hakîmdir.

Kuran-ı Kerim 46 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 271 nolu ayeti
Eğer sadakaları (zekât ve benzeri hayırları) açıktan verirseniz ne âlâ! Eğer onu fakirlere gizlice verirseniz, işte bu sizin için daha hayırlıdır. Allah da bu sebeple sizin günahlarınızı örter. Allah, yapmakta olduklarınızı bilir.

Kuran-ı Kerim 47 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 276 nolu ayeti
Allah faizi tüketir (Faiz karışan malın bereketini giderir), sadakaları ise bereketlendirir. Allah küfürde ve günahta ısrar eden hiç kimseyi sevmez.

Kuran-ı Kerim 49 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 283 nolu ayeti
Yolculukta olur da, yazacak kimse bulamazsanız (borca karşılık) alınmış bir rehin de yeterlidir. Birbirinize bir emanet bırakırsanız, emanet bırakılan kimse emaneti sahibine versin ve (bu hususta) Rabbi olan Allah'tan korksun. Şahitliği, bildiklerinizi gizlemeyin. Kim onu gizlerse, bilsin ki onun kalbi günahkârdır. Allah yapmakta olduklarınızı bilir.

Kuran-ı Kerim 51 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 11 nolu ayeti
(Onların yolu) Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin tuttuğu yola benzer. Onlar bizim âyetlerimizi yalanladılar, Allah da kendilerini günahları yüzünden yakalayıverdi. Allah'ın cezası çok şiddetlidir.

Kuran-ı Kerim 52 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 16 nolu ayeti
(Bu nimetler) «Ey Rabbimiz! İman ettik; bizim günahlarımızı bağışla, bizi ateş azabından koru!» diyen;

Kuran-ı Kerim 54 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 31 nolu ayeti
(Resûlüm!) De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir.

Kuran-ı Kerim 67 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 135 nolu ayeti
Yine onlar ki, bir kötülük yaptıklarında, ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı hatırlayıp günahlarından dolayı hemen tevbe-istiğfar ederler. Zaten günahları Allah'tan başka kim bağışlayabilir ki! Bir de onlar, işledikleri kötülüklerde, bile bile ısrar etmezler.

Kuran-ı Kerim 68 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 141 nolu ayeti
Bir de (böylece) Allah, iman edenleri günahlardan temize çıkarmak, kâfirleri de helâk etmek ister.

Kuran-ı Kerim 68 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 147 nolu ayeti
Onların sözleri, sadece şöyle demekten ibaretti: Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı bağışla; ayaklarımızı (yolunda) sabit kıl; kâfirler topluluğuna karşı bizi muzaffer kıl!

Kuran-ı Kerim 71 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 161 nolu ayeti
Bir peygambere, emanete hıyanet yaraşmaz. Kim emanete (devlet malına) hıyanet ederse, kıyamet günü, hainlik ettiği şeyin günahı boynuna asılı olarak gelir. Sonra herkese -asla haksızlığa uğratılmaksızın-kazandığı tastamam verilir.

Kuran-ı Kerim 73 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 178 nolu ayeti
İnkâr edenler sanmasınlar ki, kendilerine mühlet vermemiz onlar için daha hayırlıdır. Onlara ancak günahlarını arttırmaları için fırsat veriyoruz. Onlar için alçaltıcı bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 75 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 193 nolu ayeti
Ey Rabbimiz! Gerçek şu ki biz, «Rabbinize inanın!» diye imana çağıran bir davetçiyi (Peygamber'i, Kur'an'ı) işittik, hemen iman ettik. Artık bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört, ruhumuzu iyilerle beraber al, ey Rabbimiz!

Kuran-ı Kerim 77 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 2 nolu ayeti
Yetimlere mallarını verin, temizi pis olanla değişmeyin, onların mallarını kendi mallarınıza katarak (kendi malınızmış gibi) yemeyin; çünkü bu, büyük bir günahtır.

Kuran-ı Kerim 81 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 20 nolu ayeti
Eğer bir eşi bırakıp da yerine başka bir eş almak isterseniz, onlardan birine yüklerle mehir vermiş olsanız dahi ondan hiçbir şeyi geri almayın. Siz iftira ederek ve apaçık günah işleyerek onu geri alır mısınız?

Kuran-ı Kerim 82 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 24 nolu ayeti
(Harp esiri olarak) sahip olduğunuz cariyeler müstesna, evli kadınlar da size haram kılındı. Allah'ın size emri budur. Bunlardan başkasını, namuslu olmak ve zina etmemek üzere mallarınızla (mehirlerini vererek) istemeniz size helâl kılındı. Onlardan faydalanmanıza karşılık kararlaştırılmış olan mehirlerini verin. Mehir kesiminden sonra (bir miktar indirim için) karşılıklı anlaşmanızda size günah yoktur. Şüphesiz Allah ilim ve hikmet sahibidir.

Kuran-ı Kerim 82 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 25 nolu ayeti
İçinizden, imanlı hür kadınlarla evlenmeye gücü yetmeyen kimse, ellerinizin altında bulunan imanlı genç kızlarınız (sayılan) cariyelerinizden alsın. Allah sizin imanınızı daha iyi bilmektedir. Hep aynı köktensiniz (insanlık bakımından aranızda fark yoktur). Öyle ise iffetli yaşamaları, zina etmemeleri ve gizli dost da tutmamaları şartı ve sahiplerinin izni ile onları (cariyeleri) nikâhlayıp alın, mehirlerini de normal miktarda verin. Evlendikten sonra bir fuhuş yaparlarsa onlara, hür kadınların cezasının yarısı (uygulanır). Bu (cariye ile evlenme izni), içinizden günaha düşmekten korkanlar içindir. Sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.

Kuran-ı Kerim 82 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 26 nolu ayeti
Allah size (bilmediklerinizi) açıklamak ve sizi, sizden önceki (iyi) lerin yollarına iletmek ve sizin günahlarınızı bağışlamak istiyor. Allah hakkıyle bilicidir, yegâne hikmet sahibidir.

Kuran-ı Kerim 83 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 31 nolu ayeti
Eğer yasaklandığınız büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi şerefli bir yere sokarız.

Kuran-ı Kerim 86 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 48 nolu ayeti
Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını, (günahları) dilediği kimse için bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse büyük bir günah (ile) iftira etmiş olur.

Kuran-ı Kerim 86 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 50 nolu ayeti
Bak, nasıl da Allah üzerine yalan uyduruyorlar; apaçık bir günah olarak bu (onlara) yeter!

Kuran-ı Kerim 94 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 101 nolu ayeti
Yeryüzünde sefere çıktığınız zaman kâfirlerin size kötülük etmelerinden endişe ederseniz, namazı kısaltmanızda size bir günah yoktur. Şüphesiz kâfirler, sizin apaçık düşmanınızdır.

Kuran-ı Kerim 95 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 102 nolu ayeti
Sen de içlerinde bulunup onlara namaz kıldırdığın zaman, onlardan bir kısmı seninle beraber namaza dursunlar, silahlarını (yanlarına) alsınlar, böylece (namazı kılıp) secde ettiklerinde (diğerleri) arkanızda olsunlar. Sonra henüz namazını kılmamış olan (bu) diğer gurup gelip seninle beraber namazlarını kılsınlar ve onlar da ihtiyat tedbirlerini ve silahlarını alsınlar. O kâfirler arzu ederler ki siz silahlarınızdan ve eşyanızdan gafil olsanız da üstünüze birden baskın yapsalar. Eğer size yağmurdan bir eziyet olur yahut hasta bulunursanız silahlarınızı bırakmanızda size günah yoktur. Yine de tedbirinizi alın. Şüphesiz Allah, kâfirler için alçaltıcı bir azap hazırlamıştır.

Kuran-ı Kerim 96 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 107 nolu ayeti
Kendilerine hıyanet edenleri savunma; çünkü Allah hainliği meslek edinmiş günahkârları sevmez.

Kuran-ı Kerim 96 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 111 nolu ayeti
Kim bir günah kazanırsa onu ancak kendi aleyhine kazanmış olur. Allah her şeyi bilicidir, büyük hikmet sahibidir.

Kuran-ı Kerim 96 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 112 nolu ayeti
Kim kasıtlı veya kasıtsız bir günah kazanır da sonra onu bir suçsuzun üzerine atarsa, muhakkak ki, büyük bir iftira ve apaçık bir günah yüklenmiş olur.

Kuran-ı Kerim 97 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 116 nolu ayeti
Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; ondan başka günahları dilediği kimse için bağışlar. Kim Allah'a ortak koşarsa büsbütün sapıtmıştır.

Kuran-ı Kerim 98 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 128 nolu ayeti
Eğer bir kadın kocasının geçimsizliğinden yahut kendisinden yüz çevirmesinden endişe ederse, aralarında bir sulh yapmalarında onlara günah yoktur. Sulh (daima) hayırlıdır. Zaten nefisler kıskançlığa hazırdır. Eğer iyi geçinir ve Allah'tan korkarsanız şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.

Kuran-ı Kerim 98 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 129 nolu ayeti
Üzerine düşüp uğraşsanız da kadınlar arasında âdil davranmaya güç yetiremezsiniz; bâri birisine tamamen kapılıp da diğerini askıya alınmış gibi bırakmayın. Eğer arayı düzeltir, günahtan sakınırsanız Allah şüphesiz çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.

Kuran-ı Kerim 105 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 2 nolu ayeti
Ey iman edenler! Allah'ın (koyduğu, dinî) işaretlerine, haram aya, (Allah'a hediye edilmiş) kurbana, (ondaki) gerdanlıklara, Rablerinin lütuf ve rızasını arayarak Beyt-i Haram'a yönelmiş kimselere (tecavüz ve) saygısızlık etmeyin. İhramdan çıkınca avlanabilirsiniz. Mescid-i Haram'a girmenizi önledikleri için bir topluma karşı beslediğiniz kin sizi tecavüze sevketmesin! İyilik ve (Allah'ın yasaklarından) sakınma üzerinde yardımlaşın, günah ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Allah'tan korkun; çünkü Allah'ın cezası çetindir.

Kuran-ı Kerim 106 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 3 nolu ayeti
Leş, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına boğazlanan, boğulmuş, (taş, ağaç vb. ile) vurulup öldürülmüş, yukarıdan yuvarlanıp ölmüş, boynuzlanıp ölmüş (hayvanlar ile) canavarların yediği hayvanlar -ölmeden yetişip kestikleriniz müstesna- dikili taşlar (putlar) üzerine boğazlanmış hayvanlar ve fal oklarıyle kısmet aramanız size haram kılındı. Bunlar yoldan çıkmaktır. Bugün kâfirler, sizin dininizden (onu yok etmekten) ümit kesmişlerdir. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı beğendim. Kim, gönülden günaha yönelmiş olmamak üzere açlık halinde dara düşerse (haram etlerden yiyebilir). Çünkü Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.

Kuran-ı Kerim 108 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 12 nolu ayeti
Andolsun ki Allah, İsrailoğullarından söz almıştı. (Kefil olarak) içlerinden on iki de başkan göndermiştik. Allah onlara şöyle demişti: Ben sizinle beraberim. Eğer namazı dosdoğru kılar, zekâtı verir, peygamberlerime inanır, onları desteklerseniz ve Allah'a güzel borç verirseniz (ihtiyacı olanlara Allah rızası için faizsiz borç verirseniz) andolsun ki sizin günahlarınızı örterim ve sizi, zemininden ırmaklar akan cennetlere sokarım. Bundan sonra sizden kim inkâr yolunu tutarsa doğru yoldan sapmış olur.

Kuran-ı Kerim 110 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 18 nolu ayeti
Yahudiler ve hıristiyanlar «Biz Allah'ın oğulları ve sevgilileriyiz» dediler. De ki: Öyleyse günahlarınızdan dolayı size niçin azap ediyor? Doğrusu siz de O'nun yarattığı insanlardansınız. O, dilediğini bağışlar ve dilediğine azap eder. Göklerde, yerde ve ikisinin arasında ne varsa mülkiyeti Allah'a aittir. Sonunda dönüş de ancak O'nadır.

Kuran-ı Kerim 111 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 29 nolu ayeti
«Ben istiyorum ki, sen, hem benim günahımı hem de kendi günahını yüklenip ateşe atılacaklardan olasın; zalimlerin cezası işte budur.»

Kuran-ı Kerim 115 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 49 nolu ayeti
(Sana şu talîmatı verdik): Aralarında Allah'ın indirdiği ile hükmet ve onların arzularına uyma. Allah'ın sana indirdiği hükümlerin bir kısmından seni saptırmamalarına dikkat et. Eğer (hükümden) yüz çevirirlerse bil ki (bununla) Allah ancak, günahlarının bir kısmını onların başına belâ etmek ister. İnsanların birçoğu da zaten yoldan çıkmışlardır.

Kuran-ı Kerim 117 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 62 nolu ayeti
Onlardan birçoğunun günah, düşmanlık ve haram yemede yarıştıklarını görürsün. Yaptıkları ne kadar kötüdür!

Kuran-ı Kerim 117 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 63 nolu ayeti
Din adamları ve âlimleri onları, günah olan sözleri söylemekten ve haram yemekten menetselerdi ya! İşledikleri (fiiller) ne kötüdür!

Kuran-ı Kerim 122 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 93 nolu ayeti
İman eden ve iyi işler yapanlara, hakkıyle sakınıp iman ettikleri ve iyi işler yaptıkları, sonra yine hakkıyle sakınıp iman ettikleri, sonra da hakkıyle sakınıp yaptıklarını, ellerinden geldiğince güzel yaptıkları takdirde (haram kılınmadan önce) tattıklarından dolayı günah yoktur. (Önemli olan inandıktan sonra iman ve iyi amelde sebattır). Allah iyi ve güzel yapanları sever.

Kuran-ı Kerim 124 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 106 nolu ayeti
Ey iman edenler! Birinize ölüm gelip çatınca vasiyet esnasında içinizden iki adalet sahibi kişi aranızda şahitlik etsin. Yahut seferde iken başınıza ölüm musibeti gelmişse sizden olmayan, başka iki kişi (şahit olsun). Eğer şüpheye düşerseniz o iki şahidi namazdan sonra alıkorsunuz; «Bu vasiyet karşılığında hiçbir şeyi satın almayacağız, akraba (menfaatine) de olsa; Allah (için yaptığımız) şahitliği gizlemiyeceğiz, (aksini yaparsak) bu takdirde biz elbette günahkârlardan oluruz» diye Allah üzerine yemin ederler.

Kuran-ı Kerim 124 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 107 nolu ayeti
Bu şahitlerin (sonradan yalan söyleyerek) bir günah kazandıkları anlaşılırsa, (şahitlerin) haklarına tecavüz ettiği ölüye daha yakın olan (mirasçılardan) iki kişi onların yerini alır ve «Andolsun ki bizim şahitliğimiz onların şahitliğinden daha gerçektir ve biz (kimsenin hakkına) tecavüz etmedik, aksi takdirde biz, elbette zalimlerden oluruz» diye Allah'a yemin ederler.

Kuran-ı Kerim 127 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 6 nolu ayeti
Görmediler mi ki, onlardan önce yeryüzünde size vermediğimiz bütün imkânları kendilerine verdiğimiz, gökten üzerlerine bol bol yağmurlar indirip evlerinin altından ırmaklar akıttığımız nice nesilleri helâk ettik. Biz onları, günahları sebebiyle helâk ettik ve onların ardından başka nesiller yarattık.

Kuran-ı Kerim 130 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 31 nolu ayeti
Allah'ın huzuruna çıkmayı yalanlayanlar gerçekten ziyana uğramıştır. Nihayet onlara Kıyamet vakti ansızın gelip çatınca, onlar, günahlarını sırtlarına yüklenerek diyecekler ki: «Dünyada iyi amelleri terketmemizden dolayı vah bize!» Dikkat edin, yüklendikleri şey ne kötüdür!

Kuran-ı Kerim 142 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 120 nolu ayeti
Günahın açığını da gizlisini de bırakın! Çünkü günah işleyenler, yaptıklarının cezasını mutlaka çekeceklerdir.

Kuran-ı Kerim 142 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 121 nolu ayeti
Üzerine Allah'ın adı anılmadan kesilen hayvanlardan yemeyin. Kuşkusuz bu büyük günahtır. Gerçekten şeytanlar dostlarına, sizinle mücadele etmeleri için telkinde bulunurlar. Eğer onlara uyarsanız şüphesiz siz de Allah'a ortak koşanlar olursunuz.

Kuran-ı Kerim 142 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 123 nolu ayeti
Böylece biz, her kasabada, oralarda bozgunculuk yapmaları için, günahkârlarını liderler yaptık. Onlar yalnız kendilerini aldatırlar, ama farkında olmazlar.

Kuran-ı Kerim 143 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 129 nolu ayeti
İşte böylece işledikleri günahlardan ötürü zalimlerin bir kısmını diğer bir kısmının peşine takarız.

Kuran-ı Kerim 146 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 145 nolu ayeti
De ki: Bana vahyolunanda, leş veya akıtılmış kan yahut domuz eti -ki pisliğin kendisidir- ya da günah işlenerek Allah'tan başkası adına kesilmiş bir hayvandan başka, yiyecek kimseye haram kılınmış birşey bulamıyorum. Başkasına zarar vermemek ve sınırı aşmamak üzere kim (bunlardan) yemek zorunda kalırsa bilsin ki Rabbin bağışlayan ve esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 153 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 33 nolu ayeti
De ki: Rabbim ancak açık ve gizli kötülükleri, günahı ve haksız yere sınırı aşmayı, hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi, Allah'a ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır.

Kuran-ı Kerim 160 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 84 nolu ayeti
Ve üzerlerine (taş) yağmuru yağdırdık. Bak ki günahkârların sonu nasıl oldu!

Kuran-ı Kerim 162 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 100 nolu ayeti
Önceki sahiplerinden sonra yeryüzüne vâris olanlara hâla şu gerçek belli olmadı mı ki: Eğer biz dileseydik onları da günahlarından dolayı musibetlere uğratırdık! Biz onların kalplerini mühürleriz de onlar (gerçekleri) işitmezler.

Kuran-ı Kerim 165 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 133 nolu ayeti
Biz de ayrı ayrı mucizeler olarak onların üzerine tufan, çekirge, haşere, kurbağalar ve kan gönderdik; yine de büyüklük tasladılar ve günahkâr bir kavim oldular.

Kuran-ı Kerim 176 . sayfasında bulunan,Enfal süresinin 8 nolu ayeti
(Bunlar,) günahkârlar istemese de hakkı gerçekleştirmek ve bâtılı ortadan kaldırmak içindi.

Kuran-ı Kerim 180 . sayfasında bulunan,Enfal süresinin 38 nolu ayeti
İnkâr edenlere, (sana düşmanlıktan) vazgeçerlerse, geçmiş günahlarının bağışlanacağını söyle. Yok geri dönerlerse kendilerinden öncekilerin hali gözlerinin önündedir!

Kuran-ı Kerim 182 . sayfasında bulunan,Enfal süresinin 52 nolu ayeti
(Bunların gidişatı) tıpkı Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin gidişatı gibidir. (Onlar da) Allah'ın âyetlerini inkâr etmişlerdi de Allah onları günahları sebebiyle yakalamıştı. Allah güçlüdür. O'nun cezası şiddetlidir.

Kuran-ı Kerim 183 . sayfasında bulunan,Enfal süresinin 54 nolu ayeti
(Evet bunların durumu), Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin durumuna benzer. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlamışlardı; biz de onları günahlarından ötürü helâk etmiştik ve Firavun ailesini (denizde) boğmuştuk. Hepsi de zalimler idiler.

Kuran-ı Kerim 200 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 91 nolu ayeti
Allah ve Resûlü için (insanlara) öğüt verdikleri takdirde, zayıflara, hastalara ve (savaşta) harcayacak bir şey bulamayanlara günah yoktur. Zira iyilik edenlerin aleyhine bir yol (sorumluluk) yoktur. Allah çok bağışlayan ve çok esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 202 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 102 nolu ayeti
Diğerleri ise günahlarını itiraf ettiler, iyi bir ameli diğer kötü bir amelle karıştırdılar. (Tevbe ederlerse) umulur ki Allah onların tevbesini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayan, pek esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 216 . sayfasında bulunan,Yunus süresinin 75 nolu ayeti
Sonra onların ardından da Firavun ve toplumuna Musa ile Harun’u mucizelerimizle gönderdik, fakat onlar kibirlendiler ve günahkâr bir toplum oldular.

Kuran-ı Kerim 224 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 35 nolu ayeti
(Resûlüm!) Yoksa, «Bunu uydurdu» mu diyorlar? De ki: «Eğer onu uydurduysam günahım bana aittir. Fakat ben sizin işlediğiniz günahtan uzağım.»

Kuran-ı Kerim 226 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 52 nolu ayeti
Ey kavmim! Rabbinizden bağış dileyin; sonra da O'na tevbe edin ki, üzerinize göğü (yağmuru) bol bol göndersin ve kuvvetinize kuvvet katsın. Günah işleyerek (Allah'tan) yüz çevirmeyin.

Kuran-ı Kerim 233 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 116 nolu ayeti
Sizden önceki asırlarda yeryüzünde (insanları) bozgunculuktan alıkoyacak faziletli kimseler bulunsaydı ya! Fakat onlardan, kurtuluşa erdirdiğimiz az bir kısmı müstesnadır (bunlar görevlerini yaptılar). Zulmedenler ise, kendilerine verilen refahın peşine düştüler. Zaten günahkâr idiler.

Kuran-ı Kerim 237 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 29 nolu ayeti
«Ey Yusuf! Sen bundan (olanları söylemekten) vazgeç! (Ey kadın!) Sen de günahının affını dile! Çünkü sen günahkârlardan oldun»

Kuran-ı Kerim 246 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 97 nolu ayeti
(Oğulları) dediler ki: Ey babamız! (Allah'tan) bizim günahlarımızın affını dile! Çünkü biz gerçekten günahkârlar idik.

Kuran-ı Kerim 255 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 10 nolu ayeti
Peygamberleri dedi ki: Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında şüphe mi var? Halbuki O, sizin günahlarınızdan bir kısmını bağışlamak ve sizi muayyen bir vakte kadar yaşatmak için sizi (hak dine) çağırıyor. Onlar dediler ki: Siz de bizim gibi bir insandan başka bir şey değilsiniz. Siz bizi atalarımızın tapmış olduğu şeylerden döndürmek istiyorsunuz. Öyleyse bize, apaçık bir delil getirin!

Kuran-ı Kerim 260 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 49 nolu ayeti
O gün, günahkârların zincire vurulmuş olduğunu görürsün.

Kuran-ı Kerim 268 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 25 nolu ayeti
Kıyamet gününde kendi günahlarını tam olarak taşımaları ve bilgisizce saptırmakta oldukları kimselerin günahlarından da bir kısmını yüklenmeleri için (öyle derler). Bak ki yüklenecekleri şey ne kötüdür!

Kuran-ı Kerim 282 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 15 nolu ayeti
Kim hidayet yolunu seçerse, bunu ancak kendi iyiliği için seçmiş olur; kim de doğruluktan saparsa, kendi zararına sapmış olur. Hiçbir günahkâr, başkasının günah yükünü üslenmez. Biz, bir peygamber göndermedikçe (kimseye) azap edecek değiliz.

Kuran-ı Kerim 282 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 17 nolu ayeti
Nuh'tan sonraki nesillerden nicelerini helâk ettik. Kullarının günahlarını bilen ve gören olarak Rabbin yeterlidir.

Kuran-ı Kerim 310 . sayfasında bulunan,Meryem süresinin 85,86,87 nolu ayeti
Takvâ sahiplerini heyet halinde çok merhametli olan Allah'ın huzurunda topladığımız, günahkârları da susuz olarak cehenneme sürdüğümüz gün, Rahmân nezdinde söz ve izin alandan başkalarının şefâata güçleri yetmeyecektir.

Kuran-ı Kerim 315 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 74 nolu ayeti
Şurası muhakkak ki, kim Rabbine günahkâr olarak varırsa, cehennem sırf onun içindir. O ise orada ne ölür ne de yaşar!

Kuran-ı Kerim 318 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 100 nolu ayeti
Kim ondan yüz çevirirse, şüphesiz ki kıyamet gününde o, ağır bir günah yükünü yüklenecektir.

Kuran-ı Kerim 318 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 102 nolu ayeti
O günde Sûr'a üflenir ve biz o zaman günahkârları, gözleri (korkudan) gömgök bir halde mahşerde toplarız.

Kuran-ı Kerim 349 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 4 nolu ayeti
Namuslu kadınlara zina isnadında bulunup, sonra (bunu isbat için) dört şahit getiremeyenlere seksener sopa vurun ve artık onların şahitliğini hiçbir zaman kabul etmeyin. Onlar tamamen günahkârdırlar.

Kuran-ı Kerim 350 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 11 nolu ayeti
(Peygamber'in eşine) bu ağır iftirayı uyduranlar şüphesiz sizin içinizden bir guruptur. Bunu kendiniz için bir kötülük sanmayın, aksine o, sizin için bir iyiliktir. Onlardan her bir kişiye, günah olarak ne işlemişse (onun karşılığı ceza) vardır. Onlardan (elebaşlık yapıp) bu günahın büyüklüğünü yüklenen kimse için de çok büyük bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 356 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 55 nolu ayeti
Allah, sizlerden iman edip iyi davranışlarda bulunanlara, kendilerinden öncekileri sahip ve hakim kıldığı gibi onları da yeryüzüne sahip ve hakim kılacağını, onlar için beğenip seçtiği dini (İslâm'ı) onların iyiliğine yerleştirip koruyacağını ve (geçirdikleri) korku döneminden sonra, bunun yerine onlara güven sağlayacağını vâdetti. Çünkü onlar bana kulluk ederler; hiçbir şeyi bana eş tutmazlar. Artık bundan sonra kim inkâr ederse, işte bunlar asıl büyük günahkârlardır.

Kuran-ı Kerim 361 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 22 nolu ayeti
(Fakat) melekleri görecekleri gün, günahkârlara o gün hiçbir sevinç haberi yoktur ve: (Size, sevinmek) yasaktır, yasak! diyeceklerdir.

Kuran-ı Kerim 364 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 58 nolu ayeti
Ölümsüz ve daima diri olan Allah'a güvenip dayan. O'nu hamd ile tesbih et. Kullarının günahlarını O'nun bilmesi yeter.

Kuran-ı Kerim 365 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 68 nolu ayeti
Yine onlar ki, Allah ile beraber (tuttukları) başka bir tanrıya yalvarmazlar, Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar ve zina etmezler. Bunları yapan, günahı(nın cezasını) bulur;

Kuran-ı Kerim 370 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 99 nolu ayeti
Bizi ancak o günahkârlar saptırdı.

Kuran-ı Kerim 374 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 200,201 nolu ayeti
Onu günahkârların kalplerine böyle soktuk. Onun için, acıklı azabı görünceye kadar ona iman etmezler.

Kuran-ı Kerim 375 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 222 nolu ayeti
Onlar, günaha, iftiraya düşkün olan herkesin üstüne inerler.

Kuran-ı Kerim 382 . sayfasında bulunan,Neml süresinin 69 nolu ayeti
De ki: Yeryüzünde gezin de, günahkârların âkıbeti nice oldu, görün!

Kuran-ı Kerim 394 . sayfasında bulunan,Kasas süresinin 78 nolu ayeti
Karun ise: O (servet) bana ancak kendimdeki bilgi sayesinde verildi, demişti. Bilmiyor muydu ki Allah, kendinden önceki nesillerden, ondan daha güçlü, ondan daha çok taraftarı olan kimseleri helâk etmişti. Günahkârlardan günahları sorulmaz (Allah onların hepsini bilir).

Kuran-ı Kerim 396 . sayfasında bulunan,Ankebut süresinin 12 nolu ayeti
Kâfirler, iman edenlere: Bizim yolumuza uyun, sizin günahlarınızı biz yüklenelim, derler. Halbuki onların hiçbir günahını yüklenecek değillerdir. Gerçekte onlar, kesinlikle yalan söylemektedirler.

Kuran-ı Kerim 400 . sayfasında bulunan,Ankebut süresinin 40 nolu ayeti
Nitekim, onlardan her birini günahı sebebiyle cezalandırdık. Kiminin üzerine taşlar savuran rüzgârlar gönderdik, kimini korkunç bir ses yakaladı, kimini yerin dibine geçirdik, kimini de suda boğduk. Allah onlara zulmetmiyor, asıl onlar kendilerine zulmediyorlardı.

Kuran-ı Kerim 404 . sayfasında bulunan,Rum süresinin 12 nolu ayeti
Kıyametin kopacağı gün, günahkârlar (ümitsizlik içinde) susacaklardır.

Kuran-ı Kerim 408 . sayfasında bulunan,Rum süresinin 47 nolu ayeti
Andolsun ki, biz senden önce kendi kavimlerine nice peygamberler gönderdik de onlara açık deliller getirdiler. (Onları dinlemeyip) günaha dalanların ise cezalarını hakkıyla vermişizdir. Müminlere yardım etmek de bize düşer.

Kuran-ı Kerim 409 . sayfasında bulunan,Rum süresinin 55 nolu ayeti
Kıyamet koptuğu gün, günahkârlar, (dünyada) ancak pek kısa bir süre kaldıklarına yemin ederler. İşte onlar, (dünyada da haktan) böyle döndürülüyorlardı.

Kuran-ı Kerim 415 . sayfasında bulunan,Secde süresinin 12 nolu ayeti
O günahkârların, Rableri huzurunda başlarını öne eğecekleri, «Rabbimiz! Gördük duyduk, şimdi bizi (dünyaya) geri gönder de, iyi işler yapalım, artık kesin olarak inandık» diyecekleri zamanı bir görsen!

Kuran-ı Kerim 416 . sayfasında bulunan,Secde süresinin 22 nolu ayeti
Kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatıldıktan sonra onlardan yüz çevirenden daha zalim kim olabilir! Muhakkak ki biz, günahkârlara, lâyık oldukları cezayı veririz.

Kuran-ı Kerim 417 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 5 nolu ayeti
Onları (evlât edindiklerinizi) babalarına nisbet ederek çağırın. Allah yanında en doğrusu budur. Eğer babalarının kim olduğunu bilmiyorsanız, bu takdirde onları din kardeşleriniz ve görüp gözettiğiniz kimseler olarak kabul edin. Yanılarak yaptıklarınızda size vebal yok; fakat kalplerinizin bile bile yöneldiğinde günah vardır. Allah bağışlayandır, esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 421 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 33 nolu ayeti
Evlerinizde oturun, eski cahiliye âdetinde olduğu gibi açılıp saçılmayın. Namazı kılın, zekâtı verin, Allah'a ve Resûlüne itaat edin. Ey Ehl-i Beyt! Allah sizden, sadece günahı gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor.

Kuran-ı Kerim 424 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 51 nolu ayeti
Onlardan dilediğini geriye bırakır, dilediğini de yanına alırsın. Bıraktığın hanımlarından arzu ettiğini tekrar yanına almanda, senin üzerine bir günah yoktur. Böyle yapman onların mutlu olmalarına, üzülmemelerine ve hepsinin, senin verdiklerine razı olmalarına daha uygundur. Allah, kalplerinizde olanı bilir. Allah hakkıyle bilendir, halîmdir.

Kuran-ı Kerim 425 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 55 nolu ayeti
Onlara (Peygamber'in hanımlarına) babaları, oğulları, kardeşleri, kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kadınları (mümin kadınlar) ve ellerinin altında bulunan câriyelerinden dolayı bir günah yoktur. (Ey Peygamber hanımları!) Allah'tan korkun; şüphesiz Allah, her şeye şahittir.

Kuran-ı Kerim 425 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 58 nolu ayeti
Mümin erkeklere ve mümin kadınlara, yapmadıkları bir şeyden dolayı eziyet edenler, şüphesiz bir iftira ve apaçık bir günah yüklenmişlerdir.

Kuran-ı Kerim 426 . sayfasında bulunan,Ahzap süresinin 71 nolu ayeti
(Böyle davranırsanız) Allah işlerinizi düzeltir ve günahlarınızı bağışlar. Kim Allah ve Resûlüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.

Kuran-ı Kerim 431 . sayfasında bulunan,Sebe süresinin 33 nolu ayeti
Zayıf sayılanlar da büyüklük taslayanlara: Hayır! Gece gündüz (işiniz) tuzak kurmaktı. Çünkü siz daima Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı bize emrederdiniz, derler. Artık azabı gördüklerinde, için için yanarlar; biz de o inkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar takarız. Onlar ancak yapmakta oldukları günahları yüzünden cezalandırılırlar.

Kuran-ı Kerim 435 . sayfasında bulunan,Fatır süresinin 18 nolu ayeti
Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez. Yükü (günahı) ağır gelen kimse onu taşımak için (başkasını) çağırsa, bu çağırdığı akrabası da olsa, onun yükünden bir şey yüklenmez. Sen ancak görmeden Rablerinden korkanları ve namazı kılanları uyarabilirsin. Kim temizlenirse o, kendi menfaatine temizlenmiş olur. Dönüş Allah'adır.

Kuran-ı Kerim 443 . sayfasında bulunan,Yasin süresinin 59 nolu ayeti
«Ayrılın bir tarafa bugün, ey günahkârlar!»

Kuran-ı Kerim 458 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 7 nolu ayeti
Eğer inkâr ederseniz, şüphesiz Allah, size muhtaç değildir. Bununla beraber O, kullarının küfrüne razı olmaz. Eğer şükrederseniz sizden bunu kabul eder. Hiçbir günahkâr diğerinin günahını çekmez. Nihayet hepinizin dönüp gidişi, Rabbinizedir. Yaptıklarınızı O size haber verir. Çünkü O, kalplerde olan herşeyi hakkıyla bilendir.

Kuran-ı Kerim 463 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 53 nolu ayeti
De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 466 . sayfasında bulunan,Mü'min süresinin 2,3 nolu ayeti
Bu Kitap mutlak galip, hakkıyla bilen, günahı bağışlayan, tevbeyi kabul eden, azabı çetin, lütuf sahibi Allah tarafından indirilmiştir. O'ndan başka hiçbir ilâh yoktur, dönüş ancak O'nadır.

Kuran-ı Kerim 467 . sayfasında bulunan,Mü'min süresinin 11 nolu ayeti
Onlar: Rabbimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de günahlarımızı itiraf ettik. Bir daha (bu ateşten) çıkmaya yol var mıdır? derler.

Kuran-ı Kerim 468 . sayfasında bulunan,Mü'min süresinin 21 nolu ayeti
Onlar, yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki, kendilerinden öncekilerin âkıbetinin nasıl olduğunu görsünler! Onlar, kuvvet ve yeryüzündeki eserleri yönünden bunlardan daha da üstündüler. Böyleyken Allah onları günahları yüzünden yakaladı. Onları Allah'ın gazabından koruyan da olmadı.

Kuran-ı Kerim 472 . sayfasında bulunan,Mü'min süresinin 55 nolu ayeti
(Resûlüm!) Şimdi sen sabret. Çünkü Allah'ın vâdi gerçektir. Günahının bağışlanmasını iste. Akşam-sabah Rabbini hamd ile tesbîh et.

Kuran-ı Kerim 486 . sayfasında bulunan,Şura süresinin 37 nolu ayeti
Onlar, büyük günahlardan ve hayasızlıktan kaçınırlar; kızdıkları zaman da kusurları bağışlarlar.

Kuran-ı Kerim 497 . sayfasında bulunan,Duhan süresinin 43,44 nolu ayeti
Şüphesiz zakkum ağacı, günahkârların yemeğidir.

Kuran-ı Kerim 498 . sayfasında bulunan,Casiye süresinin 7 nolu ayeti
Vay haline, her yalancı ve günahkâr kişinin!

Kuran-ı Kerim 503 . sayfasında bulunan,Ahkaf süresinin 16 nolu ayeti
İşte, yaptıklarının iyisini kabul edeceğimiz ve günahlarını bağışlayacağımız bu kimseler cennetlikler arasındadırlar. Bu, kendilerine verilen doğru bir sözdür.

Kuran-ı Kerim 505 . sayfasında bulunan,Ahkaf süresinin 31 nolu ayeti
Ey kavmimiz! Allah'ın davetçisine uyun. Ona iman edin ki Allah da sizin günahlarınızı kısmen bağışlasın ve sizi acı bir azaptan korusun.

Kuran-ı Kerim 506 . sayfasında bulunan,Muhammed süresinin 2 nolu ayeti
İman edip yararlı işler yapanların, Rableri tarafından hak olarak Muhammed'e indirilene inananların günahlarını Allah örtmüş ve hallerini düzeltmiştir.

Kuran-ı Kerim 507 . sayfasında bulunan,Muhammed süresinin 19 nolu ayeti
Bil ki, Allah'tan başka ilâh yoktur. (Habibim!) Hem kendinin hem de mümin erkeklerin ve mümin kadınların günahlarının bağışlanmasını dile! Allah, gezip dolaştığınız yeri de duracağınız yeri de bilir.

Kuran-ı Kerim 510 . sayfasında bulunan,Fetih süresinin 2 nolu ayeti
Böylece Allah, senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru bir yola iletir.

Kuran-ı Kerim 510 . sayfasında bulunan,Fetih süresinin 5 nolu ayeti
(Bütün bu lütuflar) mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedî kalacakları, zemininden ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.

Kuran-ı Kerim 516 . sayfasında bulunan,Hucurat süresinin 12 nolu ayeti
Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Biriniz diğerinizi arkasından çekiştirmesin. Biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. O halde Allah'tan korkun. Şüphesiz Allah, tevbeyi çok kabul edendir, çok esirgeyicidir.

Kuran-ı Kerim 523 . sayfasında bulunan,Tur süresinin 23 nolu ayeti
Orada karşılıklı kadeh tokuştururlar, ama burada (içki yüzünden) ne saçmalama vardır ne de günaha girme.

Kuran-ı Kerim 526 . sayfasında bulunan,Necm süresinin 32 nolu ayeti
Ufak tefek kusurları dışında, büyük günahlardan ve edepsizliklerden kaçınanlara gelince, bil ki Rabbin, affı bol olandır. O, sizi daha topraktan yarattığı zaman ve siz annelerinizin karınlarında bulunduğunuz sırada (bile), sizi en iyi bilendir. Bunun için kendinizi temize çıkarmayın. Çünkü O, kötülükten sakınanı daha iyi bilir.

Kuran-ı Kerim 526 . sayfasında bulunan,Necm süresinin 38 nolu ayeti
Gerçekten hiçbir günahkâr, başkasının günah yükünü yüklenemez.

Kuran-ı Kerim 531 . sayfasında bulunan,Rahman süresinin 39 nolu ayeti
İşte o gün insana da cine de günahı sorulmaz.

Kuran-ı Kerim 534 . sayfasında bulunan,Vakıa süresinin 25 nolu ayeti
Orada boş bir söz ve günaha sokan bir laf işitmezler.

Kuran-ı Kerim 534 . sayfasında bulunan,Vakıa süresinin 46 nolu ayeti
Büyük günahı işlemekte direnir dururlardı.

Kuran-ı Kerim 542 . sayfasında bulunan,Mücadele süresinin 8 nolu ayeti
Gizli konuşmaktan menedildikten sonra yine o yasaklananı yapmaya kalkışarak günah, düşmanlık ve Peygamber'e karşı gelmek hususunda gizlice konuşanları görmedin mi? Onlar sana geldikleri zaman seni, Allah'ın selamlamadığı bir şekilde selamlıyorlar. Kendi içlerinden de: Bu söylediklerimiz yüzünden Allah'ın bize azap etmesi gerekmez miydi? derler. Cehennem onlara yeter. Oraya gireceklerdir. Ne kötü dönüş yeridir orası!

Kuran-ı Kerim 542 . sayfasında bulunan,Mücadele süresinin 9 nolu ayeti
Ey iman edenler! Aranızda gizli konuşacağınız zaman günahı, düşmanlığı ve Peygamber'e karşı gelmeyi fısıldamayın. İyilik ve takvâyı konuşun. Huzuruna toplanacağınız Allah'tan korkun.

Kuran-ı Kerim 549 . sayfasında bulunan,Mümtehine süresinin 10 nolu ayeti
Ey iman edenler! Mümin kadınlar hicret ederek size geldiği zaman, onları, imtihan edin. Allah onların imanlarını daha iyi bilir. Eğer siz de onların inanmış kadınlar olduklarını öğrenirseniz onları kâfirlere geri göndermeyin. Bunlar onlara helâl değildir. Onlar da bunlara helâl olmazlar. Onların (kocalarının) sarfettiklerini (mehirleri) geri verin. Mehirlerini kendilerine verdiğiniz zaman onlarla evlenmenizde size bir günah yoktur. Kâfir kadınları nikâhınızda tutmayın, sarfettiğinizi isteyin. Onlar da sarfettiklerini istesinler. Allah'ın hükmü budur. Aranızda O hükmeder. Allah bilendir, hikmet sahibidir.

Kuran-ı Kerim 551 . sayfasında bulunan,Saff süresinin 12 nolu ayeti
İşte bu takdirde O, sizin günahlarınızı bağışlar, sizi zemininden ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerindeki güzel meskenlere koyar. İşte en büyük kurtuluş budur.

Kuran-ı Kerim 561 . sayfasında bulunan,Mülk süresinin 11 nolu ayeti
Böylece günahlarını itiraf ederler. Artık (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun, o alevli cehennemin mahkûmları!

Kuran-ı Kerim 563 . sayfasında bulunan,Kalem süresinin 10,11,12,13,14 nolu ayeti
(Resûlüm!) Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan lâf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecâviz, günaha dadanmış, kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra bir de soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiçbirine, mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme.

Kuran-ı Kerim 564 . sayfasında bulunan,Kalem süresinin 35 nolu ayeti
Öyle ya, (Allah'a) teslimiyet gösterenleri, (o) günahkârlar gibi tutar mıyız hiç?

Kuran-ı Kerim 566 . sayfasında bulunan,Hakka süresinin 9 nolu ayeti
Firavun, ondan öncekiler ve altı üstüne getirilen beldeler halkı (Lût kavmi) hep o günahı (şirki) işlediler.

Kuran-ı Kerim 567 . sayfasında bulunan,Hakka süresinin 36 nolu ayeti
Ancak günahkârların yediği kanlı irinden başka yiyeceği de yoktur.

Kuran-ı Kerim 568 . sayfasında bulunan,Mearic süresinin 11,12,13,14 nolu ayeti
Birbirlerine gösterilirler (fakat herkes kendi derdindedir). Günahkâr kimse ister ki, o günün azabından (kurtuluş için), oğullarını, karısını, kardeşini, kendisini koruyup barındıran tüm ailesini ve yeryüzünde kim varsa hepsini fidye olarak versin de, tek kendini kurtarsın.

Kuran-ı Kerim 569 . sayfasında bulunan,Nuh süresinin 2,3,4 nolu ayeti
Nuh şöyle dedi: Ey kavmim! Şüpheniz olmasın ki, ben sizi, «Allah'a kulluk edin; O'na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin ki, Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vâdeye kadar tehir etsin (muahaze etmeden yaşatsın)» diyerek apaçık uyaran bir kimseyim. Bilinmeli ki Allah'ın tayin ettiği vâde gelince, artık o ertelenmez. Keşke bilseydiniz!

Kuran-ı Kerim 569 . sayfasında bulunan,Nuh süresinin 7 nolu ayeti
Gerçekten de, (imana gelmeleri ve böylece) günahlarını bağışlaman için onları ne zaman davet ettiysem, parmaklarını kulaklarına tıkadılar, (beni görmemek için) elbiselerine büründüler, ayak dirediler, kibirlendikçe kibirlendiler.

Kuran-ı Kerim 570 . sayfasında bulunan,Nuh süresinin 25 nolu ayeti
Bunlar, günahları yüzünden suda boğuldular, ardından da ateşe sokuldular ve o zaman Allah'a karşı yardımcılar da bulamadılar.

Kuran-ı Kerim 575 . sayfasında bulunan,Müddesir süresinin 40,41,42 nolu ayeti
Onlar cennetler içindedir. Günahkârlara: Sizi şu yakıcı ateşe sokan nedir? diye uzaktan uzağa sorarlar.

Kuran-ı Kerim 578 . sayfasında bulunan,İnsan süresinin 24 nolu ayeti
Artık Rabbinin hükmüne (boyun eğip) sabret; onlardan hiçbir günahkâra, yahut hiçbir nanköre boyun eğme.

Kuran-ı Kerim 585 . sayfasında bulunan,Abese süresinin 40,41,42 nolu ayeti
Yine o gün birtakım yüzleri de keder bürümüş, hüzünden kapkara kesilmiştir. İşte bunlar kâfirlerdir, günahkârlardır.

Kuran-ı Kerim 585 . sayfasında bulunan,Tekvir süresinin 8,9 nolu ayeti
Diri diri toprağa gömülen kıza, hangi günah sebebiyle öldürüldüğü sorulduğunda,

Kuran-ı Kerim 587 . sayfasında bulunan,Mutaffifin süresinin 7 nolu ayeti
Doğrusu günahkârların yazısı, muhakkak Siccîn'de olmaktır.

Kuran-ı Kerim 587 . sayfasında bulunan,Mutaffifin süresinin 12 nolu ayeti
Onu ancak hükümleri çiğneyen ve günaha dalan kimseler yalanlar.

Kuran-ı Kerim 588 . sayfasında bulunan,Mutaffifin süresinin 29 nolu ayeti
Şüphesiz günahkârlar, (dünyada) iman edenlere gülerlerdi.

Kuran-ı Kerim 594 . sayfasında bulunan,Şems süresinin 11,12,13,14,15 nolu ayeti
Semûd kavmi azgınlığı yüzünden (Allah'ın elçisini) yalanladı. Onların en bedbahtı (deveyi kesmek için) atıldığında, Allah'ın Resûlü onlara: «Allah'ın devesine ve onun su hakkına dokunmayın!» dedi. Ama onlar, onu yalanladılar ve deveyi kestiler. Bunun üzerine Rableri günahları sebebiyle onlara büyük bir felâket gönderdi de hepsini helâk etti. (Allah, bu şekilde azap etmenin) âkıbetinden korkacak değil ya!

Kuran-ı Kerim 597 . sayfasında bulunan,Alak süresinin 15,16,17,18,19 nolu ayeti
Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinde bulunan İlmihal 1. cildinde tilâvet secdesinin yapılışı aşağıdaki gibi tarif edilmiştir.
  • Başta, tilâvet secdesi yapacak kişinin abdestli,üstünün başının temiz ve avret yerlerinin de örtülü olması şarttır.
  • Tilâvet secdesi yapmak niyetiyle abdestli olarak kıbleye dönülür
  • Eller kaldırılmaksızın "Allâhüekber" diyerek secdeye varılır.
  • Üç kere "Sübhâne rabbiye'l-a‘lâ" denildikten sonra yine Allâhüekber diyerek kalkılır.
  • Bu secdede aslolan, yüzün yere konulması, yani secde edilmesidir.
  • Secdenin oturduğu yerden değil de, ayaktan yere inilerek yapılması,secde yapıp oturmak yerine ayağa kalkılması müstehaptır.
  • Secdeden kalkarken "gufrâneke rabbenâ ve ileyke'l-masîr" denilmesi müstehaptır.



Sitede bulunan ayet mealleri TÜRKİYE DİYANET VAKFI sitesinden alınmıştır.Bu meali hazırlayan heyette Prof.Dr. Hayrettin Karaman , Prof.Dr. Ali Özek , Prof.Dr. İbrahim Kafi Dönmez , Prof.Dr. Mustafa Çağrıcı , Prof.Dr. Sadrettin Gümüş , Doç.Dr. Ali Turgut bulunmaktadır.Allah hepsinden razı olsun.

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Kur'an-ı Kerim sayfasını ziyaret etmenizi öneririm.

Bir müslümanın ilk dini bilgi kaynağı Kuranı Kerim olmalıdır.
Kuranı Kerim'den sonra ise günümüzde önerebileceğim kaynak ise T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinden ücretsiz indirebileceğiniz iki cilt ve 1200'den fazla sayfadan oluşan İlmihal'dir.