Şükr kelimesi bulunan ayetler Sabr kelimesi bulunan ayetler Namaz kelimesi bulunan ayetler Zekat kelimesi bulunan ayetler Cennet kelimesi bulunan ayetler Cehennem kelimesi bulunan ayetler
Kuranı Kerim
Matematik Matematik soruları
Mehmet Açar yazılım

Tevbe kelimesi bulunan ayetler

Kuran-ı Kerim 6 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 37 nolu ayeti
Bu durum devam ederken Âdem, Rabbinden bir takım ilhamlar aldı ve derhal tevbe etti. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve merhameti bol olandır.

Kuran-ı Kerim 8 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 54 nolu ayeti
Musa kavmine demişti ki: Ey kavmim! Şüphesiz siz, buzağıyı (tanrı) edinmekle kendinize kötülük ettiniz. Onun için Yaradanınıza tevbe edin de nefislerinizi (kötü duygularınızı) öldürün. Öyle yapmanız Yaratıcınızın katında sizin için daha iyidir. Böylece Allah tevbenizi kabul etmiş olur. Çünkü acıyıp tevbeleri kabul eden ancak O'dur.

Kuran-ı Kerim 24 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 160 nolu ayeti
Ancak tevbe edip durumlarını düzeltenler ve gerçeği açıkça ortaya koyanlar başkadır. Zira ben onların tevbelerini kabul ederim. Ben tevbeyi çokça kabul eden ve çokça esirgeyenim.

Kuran-ı Kerim 35 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 222 nolu ayeti
Sana kadınların ay halini sorarlar. De ki: O, bir rahatsızlıktır. Bu sebeple ay halinde olan kadınlardan uzak durun. Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Temizlendikleri vakit, Allah'ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Şunu iyi bilin ki, Allah tevbe edenleri de sever, temizlenenleri de sever.

Kuran-ı Kerim 47 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 279 nolu ayeti
Şayet (faiz hakkında söylenenleri) yapmazsanız, Allah ve Resûlü tarafından (faizcilere karşı) açılan savaştan haberiniz olsun. Eğer tevbe edip vazgeçerseniz, sermayeniz sizindir; ne haksızlık etmiş ne de haksızlığa uğramış olursunuz.

Kuran-ı Kerim 61 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 89 nolu ayeti
Ancak, bundan sonra tevbe edip yola gelenler başka. Çünkü Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir.

Kuran-ı Kerim 80 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 16 nolu ayeti
İçinizden fuhuş yapan her iki tarafa ceza verin; eğer tevbe eder, uslanırlarsa artık onlara ceza verip eziyet etmekten vazgeçin; çünkü Allah tevbeleri çok kabul eden ve çok esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 80 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 17 nolu ayeti
Allah'ın kabul edeceği tevbe, ancak bilmeden kötülük edip de sonra tez elden tevbe edenlerin tevbesidir; işte Allah bunların tevbesini kabul eder; Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.

Kuran-ı Kerim 80 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 18 nolu ayeti
Yoksa kötülükleri yapıp yapıp da içlerinden birine ölüm gelip çatınca «Ben şimdi tevbe ettim» diyenler ile kâfir olarak ölenler için (kabul edilecek) tevbe yoktur. Onlar için acı bir azap hazırlamışızdır.

Kuran-ı Kerim 100 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 146 nolu ayeti
Ancak tevbe edip hallerini düzeltenler, Allah'a sımsıkı sarılıp dinlerini (ibadetlerini) yalnız onun için yapanlar başkadır. İşte bunlar (gerçekte) müminlerle beraberdirler ve Allah müminlere yakında büyük mükâfat verecektir.

Kuran-ı Kerim 112 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 34 nolu ayeti
Ancak, siz kendilerini yenip ele geçirmeden önce tevbe edenler müstesna; biliniz ki Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.

Kuran-ı Kerim 113 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 39 nolu ayeti
Kim (bu) haksız davranışından sonra tevbe eder ve durumunu düzeltirse şüphesiz Allah onun tevbesini kabul eder. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.

Kuran-ı Kerim 119 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 74 nolu ayeti
Hâla Allah'a tevbe edip O'ndan bağışlanmayı dilemiyecekler mi? Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir.

Kuran-ı Kerim 133 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 54 nolu ayeti
Âyetlerimize inananlar sana geldiğinde onlara de ki: Selâm size! Rabbiniz merhamet etmeyi kendisine yazdı. Gerçek şu ki: Sizden kim, bilmeyerek bir kötülük yapar, sonra ardından tevbe edip de kendini ıslah ederse, bilsin ki Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 166 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 143 nolu ayeti
Musa tayin ettiğimiz vakitte (Tûr'a) gelip de Rabbi onunla konuşunca «Rabbim! Bana (kendini) göster; seni göreyim!» dedi. (Rabbi): «Sen beni asla göremezsin. Fakat şu dağa bak, eğer o yerinde durabilirse sen de beni göreceksin!» buyurdu. Rabbi o dağa tecelli edince onu paramparça etti, Musa da baygın düştü. Ayılınca dedi ki: Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tevbe ettim. Ben inananların ilkiyim.

Kuran-ı Kerim 168 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 153 nolu ayeti
Kötülükler yaptıktan sonra ardından tevbe edip de iman edenlere gelince, şüphesiz ki o tevbe ve imandan sonra, Rabbin elbette bağışlayan ve esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 186 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 3 nolu ayeti
Hacc-ı ekber (en büyük hac) gününde Allah ve Resûlünden insanlara bir bildiridir: Allah ve Resûlü müşriklerden uzaktır. Eğer tevbe ederseniz, bu sizin için daha hayırlıdır. Ve eğer yüz çevirirseniz bilin ki, siz Allah'ı âciz bırakacak değilsiniz. (Ey Muhammed)! o kâfirlere elem verici bir azabı müjdele!

Kuran-ı Kerim 186 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 5 nolu ayeti
Haram aylar çıkınca müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayın, onları hapsedin ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyin. Eğer tevbe eder, namazı dosdoğru kılar, zekâtı da verirlerse artık yollarını serbest bırakın. Allah yarlığayan, esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 187 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 11 nolu ayeti
Fakat tevbe eder, namaz kılar ve zekât verirlerse, artık onlar dinde kardeşlerinizdir. Biz, bilen bir kavme âyetlerimizi böyle açıklıyoruz.

Kuran-ı Kerim 198 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 74 nolu ayeti
(Ey Muhammed! O sözleri) söylemediklerine dair Allah'a yemin ediyorlar. Halbuki o küfür sözünü elbette söylediler ve müslüman olduktan sonra kâfir oldular. Başaramadıkları bir şeye (Peygambere suikast yapmaya) de yeltendiler. Ve sırf Allah ve Resûlü kendi lütuflarından onları zenginleştirdiği için öç almaya kalkıştılar. Eğer tevbe ederlerse onlar için daha hayırlı olur. Yüz çevirirlerse Allah onları dünyada da, ahirette de elem verici bir azaba çarptıracaktır. Yeryüzünde onların ne dostu ne de yardımcısı vardır.

Kuran-ı Kerim 204 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 112 nolu ayeti
(Bu alış verişi yapanlar), tevbe edenler, ibadet edenler, hamdedenler, oruç tutanlar, rükû edenler, secde edenler, iyiliği emredip kötülükten alıkoyanlar ve Allah'ın sınırlarını koruyanlardır. O müminleri müjdele!

Kuran-ı Kerim 206 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 126 nolu ayeti
Onlar, her yıl bir veya iki kez (çeşitli belâlarla) imtihan edildiklerini görmüyorlar mı? Sonra da ne tevbe ediyorlar ne de ibret alıyorlar.

Kuran-ı Kerim 220 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 3 nolu ayeti
Ve Rabbinizden mağfiret dilemeniz, sonra da ona tevbe etmeniz için (indirildi. Eğer bu emrolunanları yaparsanız), Allah sizi, tayin edilmiş bir süreye kadar güzel bir şekilde yaşatır, fazlasını yapan herkese de iyiliğinin karşılığını verir. Eğer yüz çevirirseniz, ben sizin başınıza gelecek büyük bir günün azabından korkarım.»

Kuran-ı Kerim 226 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 52 nolu ayeti
Ey kavmim! Rabbinizden bağış dileyin; sonra da O'na tevbe edin ki, üzerinize göğü (yağmuru) bol bol göndersin ve kuvvetinize kuvvet katsın. Günah işleyerek (Allah'tan) yüz çevirmeyin.

Kuran-ı Kerim 227 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 61 nolu ayeti
Semûd kavmine de kardeşleri Sâlih'i (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka tanrınız yoktur. O sizi yerden (topraktan) yarattı. Ve sizi orada yaşattı. O halde O'ndan mağfiret isteyin; sonra da O'na tevbe edin. Çünkü Rabbim (kullarına) çok yakındır, (dualarını) kabul edendir.

Kuran-ı Kerim 231 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 90 nolu ayeti
Rabbinizden bağışlanma dileyin; sonra O'na tevbe edin. Muhakkak ki Rabbim çok merhametlidir, (müminleri) çok sever.

Kuran-ı Kerim 233 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 112 nolu ayeti
O halde seninle beraber tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Aşırı da gitmeyin. Çünkü O, sizin yaptıklarınızı çok iyi görendir.

Kuran-ı Kerim 280 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 119 nolu ayeti
Sonra şüphesiz Rabbin, cahillik sebebiyle kötülük yapan, sonra da bunun ardından tevbe edip durumunudüzeltenleri (bağışlayacaktır). Çünkü onlar tevbe ettikten sonra Rabbin elbet çok bağışlayan, pek esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 308 . sayfasında bulunan,Meryem süresinin 60,61 nolu ayeti
Ancak tevbe eden, iman eden ve iyi davranışta bulunan kimseler hariçtir. Bunlar, hiçbir haksızlığa uğratılmaksızın cennete, çok merhametli olan Allah'ın, kullarına gıyaben vâdettiği Adn cennetlerine girecekler. Şüphesiz O'nun vâdi yerini bulacaktır.

Kuran-ı Kerim 316 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 82 nolu ayeti
Şu da muhakkak ki ben, tevbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra (böylece) doğru yolda giden kimseyi bağışlarım.

Kuran-ı Kerim 349 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 5 nolu ayeti
Ancak bundan sonra tevbe edip ıslah olanlar müstesnadır. Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir.

Kuran-ı Kerim 352 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 31 nolu ayeti
Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.

Kuran-ı Kerim 365 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 70 nolu ayeti
Ancak tevbe ve iman edip iyi davranışta bulunanlar başkadır; Allah onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir.

Kuran-ı Kerim 365 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 71 nolu ayeti
Kim tevbe edip iyi davranış gösterirse, şüphesiz o, tevbesi kabul edilmiş olarak Allah'a döner.

Kuran-ı Kerim 370 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 86 nolu ayeti
Babamı da bağışla (ona tevbe ve iman nasip et). Çünkü o sapıklardandır.

Kuran-ı Kerim 392 . sayfasında bulunan,Kasas süresinin 67 nolu ayeti
Fakat tevbe eden, iman edip iyi işler yapan kimseye gelince, onun kurtuluşa erenler arasında olması umulur.

Kuran-ı Kerim 453 . sayfasında bulunan,Sad süresinin 24 nolu ayeti
Davud: Andolsun ki, senin koyununu kendi koyunlarına katmak istemekle sana haksızlıkta bulunmuştur. Doğrusu ortakçıların çoğu, birbirlerinin haklarına tecâvüz ederler. Yalnız iman edip de iyi işler yapanlar müstesna. Bunlar da ne kadar az! dedi. Davud, kendisini denediğimizi sandı ve Rabbinden mağfiret dileyerek eğilip secdeye kapandı, tevbe edip Allah'a yöneldi.

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinde bulunan İlmihal 1. cildinde tilâvet secdesinin yapılışı aşağıdaki gibi tarif edilmiştir.
  • Başta, tilâvet secdesi yapacak kişinin abdestli,üstünün başının temiz ve avret yerlerinin de örtülü olması şarttır.
  • Tilâvet secdesi yapmak niyetiyle abdestli olarak kıbleye dönülür
  • Eller kaldırılmaksızın "Allâhüekber" diyerek secdeye varılır.
  • Üç kere "Sübhâne rabbiye'l-a‘lâ" denildikten sonra yine Allâhüekber diyerek kalkılır.
  • Bu secdede aslolan, yüzün yere konulması, yani secde edilmesidir.
  • Secdenin oturduğu yerden değil de, ayaktan yere inilerek yapılması,secde yapıp oturmak yerine ayağa kalkılması müstehaptır.
  • Secdeden kalkarken "gufrâneke rabbenâ ve ileyke'l-masîr" denilmesi müstehaptır.

Kuran-ı Kerim 466 . sayfasında bulunan,Mü'min süresinin 7 nolu ayeti
Arş'ı yüklenen ve bir de onun çevresinde bulunanlar (melekler), Rablerini hamd ile tesbih ederler, O'na iman ederler. Müminlerin de bağışlanmasını isterler: Ey Rabbimiz! Senin rahmet ve ilmin her şeyi kuşatmıştır. O halde tevbe eden ve senin yoluna gidenleri bağışla, onları cehennem azabından koru! (derler).

Kuran-ı Kerim 515 . sayfasında bulunan,Hucurat süresinin 11 nolu ayeti
Ey müminler! Bir topluluk diğer bir topluluğu alaya almasın. Belki de onlar, kendilerinden daha iyidirler. Kadınlar da kadınları alaya almasınlar. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Kendi kendinizi ayıplamayın, birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın. İmandan sonra fâsıklık ne kötü bir isimdir! Kim de tevbe etmezse işte onlar zalimlerdir.

Kuran-ı Kerim 559 . sayfasında bulunan,Tahrim süresinin 4 nolu ayeti
Eğer ikiniz de Allah'a tevbe ederseniz, (yerinde olur). Çünkü kalpleriniz sapmıştı. Ve eğer Peygamber'e karşı birbirinize arka çıkarsanız bilesiniz ki onun dostu ve yardımcısı Allah, Cebrail ve müminlerin iyileridir. Bunların ardından melekler de (ona) yardımcıdır.

Kuran-ı Kerim 559 . sayfasında bulunan,Tahrim süresinin 5 nolu ayeti
Eğer o sizi boşarsa Rabbi ona, sizden daha iyi, kendini Allah'a veren, inanan, sebatla itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bâkire eşler verebilir.

Kuran-ı Kerim 560 . sayfasında bulunan,Tahrim süresinin 8 nolu ayeti
Ey iman edenler! Samimi bir tevbe ile Allah'a dönün. Umulur ki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter. Peygamberi ve Onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onların önlerinden ve sağlarından (amellerinin) nûrları aydınlatıp gider de, «Ey Rabbimiz! Nûrumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü sen her şeye kadirsin» derler.

Kuran-ı Kerim 589 . sayfasında bulunan,Buruc süresinin 10 nolu ayeti
Şüphesiz inanmış erkeklerle inanmış kadınlara işkence edip sonra tevbe de etmeyenlere cehennem azabı ve (orada) yanma cezası vardır.



Sitede bulunan ayet mealleri TÜRKİYE DİYANET VAKFI sitesinden alınmıştır.Bu meali hazırlayan heyette Prof.Dr. Hayrettin Karaman , Prof.Dr. Ali Özek , Prof.Dr. İbrahim Kafi Dönmez , Prof.Dr. Mustafa Çağrıcı , Prof.Dr. Sadrettin Gümüş , Doç.Dr. Ali Turgut bulunmaktadır.Allah hepsinden razı olsun.

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Kur'an-ı Kerim sayfasını ziyaret etmenizi öneririm.

Bir müslümanın ilk dini bilgi kaynağı Kuranı Kerim olmalıdır.
Kuranı Kerim'den sonra ise günümüzde önerebileceğim kaynak ise T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinden ücretsiz indirebileceğiniz iki cilt ve 1200'den fazla sayfadan oluşan İlmihal'dir.