Şükr kelimesi bulunan ayetler Sabr kelimesi bulunan ayetler Namaz kelimesi bulunan ayetler Zekat kelimesi bulunan ayetler Cennet kelimesi bulunan ayetler Cehennem kelimesi bulunan ayetler
Kuranı Kerim
Matematik Matematik soruları
Mehmet Açar yazılım

Kur'an kelimesi bulunan ayetler

Kuran-ı Kerim 14 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 91 nolu ayeti
Kendilerine: Allah'ın indirdiğine iman edin, denilince: Biz sadece bize indirilene (Tevrat'a) inanırız, derler ve ondan başkasını inkâr ederler. Halbuki o Kur'an, kendi ellerinde bulunan Tevrat'ı doğrulayıcı olarak gelmiş hak kitaptır. (Ey Muhammed!) Onlara: Şayet siz gerçekten inanıyor idiyseniz daha önce Allah'ın peygamberlerini neden öldürüyordunuz? deyiver.

Kuran-ı Kerim 15 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 97 nolu ayeti
De ki: Cebrail'e kim düşman ise şunu iyi bilsin ki Allah'ın izniyle Kur'an'ı senin kalbine bir hidayet rehberi, önce gelen kitapları doğrulayıcı ve müminler için de müjdeci olarak o indirmiştir.

Kuran-ı Kerim 28 . sayfasında bulunan,Bakara süresinin 185 nolu ayeti
Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.

Kuran-ı Kerim 57 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 58 nolu ayeti
(Resûlüm!) Bu söylenenleri biz sana âyetlerden ve hikmet dolu Kur'an'dan okuyoruz.

Kuran-ı Kerim 91 . sayfasında bulunan,Nisa süresinin 82 nolu ayeti
Hâla Kur'an üzerinde gereği gibi düşünmeyecekler mi? Eğer o, Allah'tan başkası tarafından gelmiş olsaydı onda birçok tutarsızlık bulurlardı.

Kuran-ı Kerim 123 . sayfasında bulunan,Maide süresinin 101 nolu ayeti
Ey iman edenler! Açıklanırsa hoşunuza gitmeyecek olan şeyleri sormayın. Eğer Kur'an indirilirken onları sorarsanız size açıklanır. (Açıklanmadığına göre) Allah onları affetmiştir. (Siz sorup da başınıza iş çıkarmayın). Allah çok bağışlayıcıdır, aceleci değildir.

Kuran-ı Kerim 129 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 19 nolu ayeti
De ki: Hangi şey şahadetçe en büyüktür? De ki: (Hak peygamber olduğuma dair) benimle sizin aranızda Allah şahittir. Bu Kur'an bana, kendisiyle sizi ve ulaştığı herkesi uyarmam için vahyolundu. Yoksa siz, Allah ile beraber başka tanrılar olduğuna şahitlik mi ediyorsunuz? De ki: «Ben buna şahitlik etmem.» «O ancak bir tek Allah'tır, ben sizin ortak koştuğunuz şeylerden kesinlikle uzağım» de.

Kuran-ı Kerim 135 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 70 nolu ayeti
Dinlerini bir oyuncak ve bir eğlence edinen ve dünya hayatının aldattığı kimseleri (bir tarafa) bırak! Kazandıkları sebebiyle hiçbir nefsin felâkete dûçar olmaması için Kur'an ile nasihat et. O nefis için Allah'tan başka ne dost vardır, ne de şefaatçı. O, bütün varını fidye olarak verse, yine de ondan kabul edilmez. Onlar kazandıkları (günahlar) yüzünden helâke sürüklenmiş kimselerdir. İnkâr ettiklerinden dolayı onlar için kaynar sudan ibaret bir içecek ve elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 140 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 105 nolu ayeti
Böylece biz âyetleri geniş geniş açıklıyoruz ki, «Sen ders almışsın» desinler de biz de anlayan toplum için Kur'an'ı iyice açıklayalım.

Kuran-ı Kerim 141 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 114 nolu ayeti
(De ki): Allah'dan başka bir hakem mi arayacağım? Halbuki size Kitab'ı açık olarak indiren O'dur. Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, Kur'an'ın gerçekten Rabbin tarafından indirilmiş olduğunu bilirler. Sakın şüpheye düşenlerden olma!

Kuran-ı Kerim 173 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 185 nolu ayeti
Göklerin ve yerin hükümranlığına, Allah'ın yarattığı her şeye ve ecellerinin yaklaşmış olabileceğine bakmadılar mı? O halde Kur'an'dan sonra hangi söze inanacaklar?

Kuran-ı Kerim 203 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 111 nolu ayeti
Allah müminlerden, mallarını ve canlarını, kendilerine (verilecek) cennet karşılığında satın almıştır. Çünkü onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler, ölürler. (Bu), Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da Allah üzerine hak bir vaaddir. Allah'tan daha çok sözünü yerine getiren kim vardır! O halde O'nunla yapmış olduğunuz bu alış verişinizden dolayı sevinin. İşte bu, (gerçekten) büyük kazançtır.

Kuran-ı Kerim 233 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 110 nolu ayeti
Andolsun biz Musa'ya Kitab'ı verdik; fakat onda ihtilaf edildi. Eğer Rabbinden bir söz geçmemiş olsaydı, elbette onların arasında hüküm verilmişti (ve işleri de bitirilmişti). Şüphesiz ki onlar (Mekkeliler) de Kur'an hakkında derin bir şüphe içindedirler.

Kuran-ı Kerim 234 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 2 nolu ayeti
Anlayasınız diye biz onu Arapça bir Kur'an olarak indirdik.

Kuran-ı Kerim 234 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 3 nolu ayeti
(Ey Muhammed!) Biz, sana bu Kur'an'ı vahyetmekle geçmiş milletlerin haberlerini sana en güzel bir şekilde anlatıyoruz. Gerçek şu ki, sen bundan önce (bu haberleri) elbette bilmeyenlerden idin.

Kuran-ı Kerim 247 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 104 nolu ayeti
Halbuki sen bunun için (peygamberlik görevini îfa için) onlardan bir ücret istemiyorsun. Kur'an, âlemler için ancak bir öğüttür.

Kuran-ı Kerim 261 . sayfasında bulunan,Hicr süresinin 1 nolu ayeti
Elif. Lâm. Râ. Bunlar Kitab'ın ve apaçık bir Kur'an'ın âyetleridir.

Kuran-ı Kerim 261 . sayfasında bulunan,Hicr süresinin 6 nolu ayeti
Dediler ki: «Ey kendisine Kur'an indirilen (Muhammed)! Sen mutlaka bir mecnunsun!»

Kuran-ı Kerim 265 . sayfasında bulunan,Hicr süresinin 87 nolu ayeti
Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti ve yüce Kur'an'ı verdik.

Kuran-ı Kerim 266 . sayfasında bulunan,Hicr süresinin 91 nolu ayeti
Onlar, Kur'an'ı tutarsız parçalar olarak nitelendirenlere gelince,

Kuran-ı Kerim 271 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 44 nolu ayeti
Apaçık mucizeler ve kitaplarla (gönderildiler). İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için ve düşünüp anlasınlar diye sana da bu Kur'an'ı indirdik.

Kuran-ı Kerim 282 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 9 nolu ayeti
Şüphesiz ki bu Kur'an en doğru yola iletir; iyi davranışlarda bulunan müminlere, kendileri için büyük bir mükâfat olduğunu müjdeler.

Kuran-ı Kerim 285 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 41 nolu ayeti
Biz, onların akıllarını başlarına toplamaları için bu Kur'an'da (çeşitli ikaz ve ihtarları) türlü şekillerde tekrar ettik. Fakat bu, onlara, daha da kaçıp uzaklaşmaktan başka bir şey sağlamıyor.

Kuran-ı Kerim 285 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 45 nolu ayeti
Biz, Kur'an okuduğun zaman, seninle ahirete inanmayanların arasına gizleyici bir örtü çekeriz.

Kuran-ı Kerim 285 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 46 nolu ayeti
Ayrıca, onu anlamamaları için kalplerine bir kapalılık ve kulaklarına bir ağırlık veririz. Sen, Kur'an'da Rabbinin birliğini yâdettiğinde onlar, canları sıkılmış bir vaziyette, gerisin geri dönüp giderler.

Kuran-ı Kerim 287 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 60 nolu ayeti
Hani sana: Rabbin, insanları çepeçevre kuşatmıştır, demiştik. Sana gösterdiğimiz o görüntüleri ve Kur'an'da lânetlenen ağacı, ancak insanları sınamak için meydana getirdik. Biz onları korkuturuz da, bu onlara, büyük bir azgınlıktan başka bir şey sağlamaz.

Kuran-ı Kerim 289 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 82 nolu ayeti
Biz, Kur'an'dan öyle bir şey indiriyoruz ki o, müminler için şifa ve rahmettir; zalimlerin ise yalnızca ziyanını artırır.

Kuran-ı Kerim 290 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 88 nolu ayeti
De ki: Andolsun, bu Kur'an'ın bir benzerini ortaya koymak üzere insü cin bir araya gelseler, birbirlerine destek de olsalar, onun benzerini ortaya getiremezler.

Kuran-ı Kerim 290 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 89 nolu ayeti
Muhakkak ki biz, bu Kur'an'da insanlara her türlü misali çeşitli şekillerde anlattık. Yine de insanların çoğu inkârcılıktan başkasını kabullenmediler.

Kuran-ı Kerim 292 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 105 nolu ayeti
Biz Kur'an'ı hak olarak indirdik; o da hakkı getirdi. Seni de ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.

Kuran-ı Kerim 292 . sayfasında bulunan,İsra süresinin 106 nolu ayeti
Biz onu, Kur'an olarak, insanlara dura dura okuyasın diye (âyet âyet, sûre sûre) ayırdık; ve onu peyderpey indirdik.

Kuran-ı Kerim 299 . sayfasında bulunan,Kehf süresinin 54 nolu ayeti
Hakikaten biz bu Kur'an'da insanlar için her türlü misali sayıp dökmüşüzdür. Fakat tartışmaya en çok düşkün varlık insandır.

Kuran-ı Kerim 311 . sayfasında bulunan,Meryem süresinin 97 nolu ayeti
(Resûlüm!) Biz Kur'an'ı, sadece, onunla Allah'tan sakınanları müjdeleyesin ve şiddetle karşı çıkan bir topluluğu uyarasın diye senin dilinle (indirilip okutarak) kolaylaştırdık.

Kuran-ı Kerim 311 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 2,3 nolu ayeti
Biz, Kur'an'ı sana, güçlük çekesin diye değil, ancak Allah'tan korkanlara bir öğüt olsun diye indirdik.

Kuran-ı Kerim 318 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 113 nolu ayeti
(Resûlüm!) Biz onu böylece Arapça bir Kur'an olarak indirdik ve onda ikazları tekrar tekrar açıkladık. Umulur ki onlar (bu sayede günahtan) korunurlar; yahut da o (Kur'an) kendileri için bir ibret ortaya koyar.

Kuran-ı Kerim 319 . sayfasında bulunan,Taha süresinin 114 nolu ayeti
Gerçek hükümdar olan Allah, yücedir. Sana O'nun vahyi tamamlanmazdan önce Kur'an'ı (okumakta) acele etme ve «Rabbim, benim ilmimi artır» de.

Kuran-ı Kerim 333 . sayfasında bulunan,Hac süresinin 16 nolu ayeti
İşte böylece biz o Kur'an'ı açık seçik âyetler halinde indirdik. Gerçek şu ki Allah dilediği kimseyi doğru yola sevkeder.

Kuran-ı Kerim 361 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 30 nolu ayeti
Peygamber der ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an'ı büsbütün terkettiler.

Kuran-ı Kerim 361 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 32 nolu ayeti
İnkâr edenler: Kur'an ona bir defada topluca indirilmeli değil miydi? dediler. Biz onu senin kalbine iyice yerleştirmek için böyle yaptık (parça parça indirdik) ve onu tane tane (ayırarak) okuduk.

Kuran-ı Kerim 376 . sayfasında bulunan,Neml süresinin 1 nolu ayeti
Tâ. Sîn. Bunlar Kur'an'ın, apaçık bir Kitab'ın âyetleridir.

Kuran-ı Kerim 376 . sayfasında bulunan,Neml süresinin 6 nolu ayeti
(Resûlüm!) Şüphesiz ki bu Kur'an, hikmet sahibi ve her şeyi bilen Allah tarafından sana verilmektedir.

Kuran-ı Kerim 382 . sayfasında bulunan,Neml süresinin 76 nolu ayeti
Doğrusu bu Kur'an, İsrailoğullarına, hakkında ihtilâf edegeldikleri şeylerin pek çoğunu anlatmaktadır.

Kuran-ı Kerim 384 . sayfasında bulunan,Neml süresinin 91,92 nolu ayeti
(De ki:) Ben ancak, bu şehrin (Mekke'nin) Rabbine -ki O burayı dokunulmaz kılmıştır- kulluk etmekle emrolundum. Her şey de zaten O'na aittir. Bana müslümanlardan olmam ve Kur'an okumam emredildi. Artık kim doğru yola gelirse, yalnız kendisi için gelmiş olur; kim de saparsa ona de ki: Ben sadece uyarıcılardanım.

Kuran-ı Kerim 395 . sayfasında bulunan,Kasas süresinin 85 nolu ayeti
(Resûlüm!) Kur'an'ı (okumayı, tebliğ etmeyi ve ona uymayı) sana farz kılan Allah, elbette seni (yine) dönülecek yere döndürecektir. De ki: Rabbim, kimin hidayeti getirdiğini ve kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu en iyi bilendir.

Kuran-ı Kerim 409 . sayfasında bulunan,Rum süresinin 58 nolu ayeti
Andolsun ki biz, bu Kur'an'da insanlar için her çeşit misale yer vermişizdir. Şayet onlara bir mucize getirsen inkârcılar kesinlikle şöyle diyeceklerdir: Siz ancak bâtıl şeyler ortaya atmaktasınız.

Kuran-ı Kerim 430 . sayfasında bulunan,Sebe süresinin 31 nolu ayeti
Kâfir olanlar dediler ki: Biz hiçbir zaman bu Kur'an'a ve bundan önce gelen kitaplara inanmayacağız. Sen o zalimleri, Rablerinin huzurunda tutuklanmış, birbirlerine söz atarlarken bir görsen! Zayıf sayılanlar, büyüklük taslayanlara: Siz olmasaydınız, elbette biz inanan insanlar olurduk, derler.

Kuran-ı Kerim 439 . sayfasında bulunan,Yasin süresinin 2 nolu ayeti
Hikmet dolu Kur'an hakkı için,

Kuran-ı Kerim 443 . sayfasında bulunan,Yasin süresinin 69 nolu ayeti
Biz ona (Peygamber'e) şiir öğretmedik. Zaten ona yaraşmazdı da. Onun söyledikleri, ancak Allah'tan gelmiş bir öğüt ve apaçık bir Kur'an'dır.

Kuran-ı Kerim 452 . sayfasında bulunan,Sad süresinin 1,2 nolu ayeti
Sâd. Öğüt veren Kur'an'a yemin ederim ki, küfredenler, (iddia ettiklerinin) aksine, bir gurur ve tefrika içindedirler.

Kuran-ı Kerim 452 . sayfasında bulunan,Sad süresinin 6,7,8 nolu ayeti
Onlardan ileri gelenler: Yürüyün, tanrılarınıza bağlılıkta direnin, sizden istenen şüphesiz budur. Son dinde de bunu işitmedik. Bu, ancak bir uydurmadır. Kur'an aramızdan ona mı indirildi? diyerek kalkıp yürüdüler. Hayır! Onlar kitabım hakkında şüphe içindedirler. Hayır! Azabımı henüz tatmadılar.

Kuran-ı Kerim 457 . sayfasında bulunan,Sad süresinin 87 nolu ayeti
Bu Kur'an, ancak âlemler için bir öğüttür.

Kuran-ı Kerim 460 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 27 nolu ayeti
Andolsun ki biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur'an'da insanlara her türlü misali verdik.

Kuran-ı Kerim 460 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 28 nolu ayeti
Korunsunlar diye, pürüzsüz Arapça bir Kur'an indirdik.

Kuran-ı Kerim 478 . sayfasında bulunan,Fussilet süresinin 26 nolu ayeti
İnkâr edenler: Bu Kur'an'ı dinlemeyin, okunurken gürültü yapın. Umulur ki bastırırsınız, dediler.

Kuran-ı Kerim 480 . sayfasında bulunan,Fussilet süresinin 44 nolu ayeti
Eğer biz onu, yabancı dilden bir Kur'an kılsaydık, diyeceklerdi ki: Ayetleri tafsilatlı şekilde açıklanmalı değil miydi? Arab'a yabancı dilden (kitap) olur mu? De ki: O, inananlar için doğru yolu gösteren bir kılavuzdur ve şifadır. İnanmayanlara gelince, onların kulaklarında bir ağırlık vardır ve Kur'an onlara kapalıdır. (Sanki) onlara uzak bir yerden bağırılıyor (da Kur'an'da ne söylendiğini anlamıyorlar.)

Kuran-ı Kerim 480 . sayfasında bulunan,Fussilet süresinin 45 nolu ayeti
Andolsun biz Musa'ya Kitab'ı verdik, onda da ayrılığa düşüldü. Eğer Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı, aralarında derhal hükmedilirdi (işleri bitirilirdi). Onlar Kur'an hakkında derin bir şüphe içindedirler.

Kuran-ı Kerim 482 . sayfasında bulunan,Şura süresinin 7 nolu ayeti
Şehirlerin anası (olan Mekke'de) ve onun çevresinde bulunanları uyarman ve asla şüphe olmayan toplanma günüyle onları korkutman için, sana böyle Arapça bir Kur'an vahyettik. (İnsanların) bir bölümü cennette, bir bölümü de çılgın alevli cehennemdedir.

Kuran-ı Kerim 488 . sayfasında bulunan,Şura süresinin 52 nolu ayeti
İşte böylece sana da emrimizle Kur'an'ı vahyettik. Sen, kitap nedir, iman nedir bilmezdin. Fakat biz onu kullarımızdan dilediğimizi kendisiyle doğru yola eriştirdiğimiz bir nur kıldık. Şüphesiz ki sen doğru bir yolu göstermektesin.

Kuran-ı Kerim 488 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 2,3 nolu ayeti
Apaçık Kitab'a andolsun ki biz, anlayıp düşünmeniz için onu Arapça bir Kur'an kıldık.

Kuran-ı Kerim 488 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 5 nolu ayeti
Siz, haddi aşan kimseler oldunuz diye, sizi Kur'an'la uyarmaktan vaz mı geçelim?

Kuran-ı Kerim 490 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 31 nolu ayeti
Ve dediler ki: Bu Kur'an iki şehirden bir büyük adama indirilse olmaz mıydı?

Kuran-ı Kerim 491 . sayfasında bulunan,Zuhruf süresinin 44 nolu ayeti
Doğrusu Kur'an, sana ve kavmine bir öğüttür. İleride ondan sorumlu tutulacaksınız.

Kuran-ı Kerim 498 . sayfasında bulunan,Casiye süresinin 11 nolu ayeti
İşte bu Kur'an bir hidayettir. Rablerinin âyetlerini inkâr edenlere gelince, onlara en kötüsünden, elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 502 . sayfasında bulunan,Ahkaf süresinin 8 nolu ayeti
Yoksa «Onu uydurdu» mu diyorlar? De ki: Eğer ben onu uydurmuşsam, Allah tarafından bana gelecek şeyi savmaya gücünüz yetmez. O, sizin Kur'an hakkında yaptığınız taşkınlıkları çok daha iyi bilir. Benimle sizin aranızda şahit olarak O yeter. O, bağışlayan, esirgeyendir.

Kuran-ı Kerim 505 . sayfasında bulunan,Ahkaf süresinin 29 nolu ayeti
Hani cinlerden bir gurubu, Kur'an'ı dinlemeleri için sana yöneltmiştik. Kur'an'ı dinlemeye hazır olunca (birbirlerine) «Susun» demişler, Kur'an'ın okunması bitince uyarıcılar olarak kavimlerine dönmüşlerdi.

Kuran-ı Kerim 508 . sayfasında bulunan,Muhammed süresinin 24 nolu ayeti
Onlar Kur'an'ı düşünmüyorlar mı? Yoksa kalpleri kilitli mi?

Kuran-ı Kerim 517 . sayfasında bulunan,Kaf süresinin 1 nolu ayeti
Kaf. Şerefli Kur'an'a andolsun.

Kuran-ı Kerim 519 . sayfasında bulunan,Kaf süresinin 45 nolu ayeti
Biz onların dediklerini çok iyi biliriz. Sen onların üzerinde bir zorlayıcı değilsin. Tehdidimden korkanlara Kur'an'la öğüt ver.

Kuran-ı Kerim 528 . sayfasında bulunan,Kamer süresinin 17 nolu ayeti
Andolsun biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?

Kuran-ı Kerim 528 . sayfasında bulunan,Kamer süresinin 22 nolu ayeti
Andolsun biz Kur'an'ı düşünüp öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mu?

Kuran-ı Kerim 529 . sayfasında bulunan,Kamer süresinin 32 nolu ayeti
Andolsun biz Kur'an'ı, anlaşılıp öğüt alınması için kolaylaştırdık. O halde düşünüp öğüt alan yok mu?

Kuran-ı Kerim 529 . sayfasında bulunan,Kamer süresinin 40 nolu ayeti
Andolsun biz Kur'an'ı, öğüt almak için kolaylaştırdık. O halde düşünüp ibret alan yok mu?

Kuran-ı Kerim 530 . sayfasında bulunan,Rahman süresinin 1,2,3,4 nolu ayeti
Rahmân Kur'an'ı öğretti. İnsanı yarattı. Ona açıklamayı öğretti.

Kuran-ı Kerim 536 . sayfasında bulunan,Vakıa süresinin 77,78 nolu ayeti
Şüphesiz bu, korunmuş bir kitapta bulunan değerli bir Kur'an'dır.

Kuran-ı Kerim 538 . sayfasında bulunan,Hadid süresinin 16 nolu ayeti
İman edenlerin Allah'ı anma ve O'ndan inen Kur'an sebebiyle kalplerinin ürpermesi zamanı daha gelmedi mi? Onlar daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasınlar. Onların üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı. Onlardan bir çoğu yoldan çıkmış kimselerdir.

Kuran-ı Kerim 547 . sayfasında bulunan,Haşr süresinin 21 nolu ayeti
Eğer biz bu Kur'an'ı bir dağa indirseydik, muhakkak ki onu, Allah korkusundan baş eğerek, parça parça olmuş görürdün. Bu misalleri insanlara düşünsünler diye veriyoruz.

Kuran-ı Kerim 571 . sayfasında bulunan,Cin süresinin 1,2 nolu ayeti
(Resûlüm!) De ki: Cinlerden bir topluluğun (benim okuduğum Kur'an'ı) dinleyip de şöyle söyledikleri bana vahyolunmuştur: Gerçekten biz, doğru yola ileten hârikulâde güzel bir Kur'an dinledik de ona iman ettik. (Artık) kimseyi Rabbimize asla ortak koşmayacağız.

Kuran-ı Kerim 573 . sayfasında bulunan,Müzzemmil süresinin 2,3,4 nolu ayeti
Birazı hariç, geceleri kalk namaz kıl. (Gecenin) yarısını (kıl). Yahut bunu biraz azalt, ya da çoğalt ve Kur'an'ı tane tane oku.

Kuran-ı Kerim 574 . sayfasında bulunan,Müzzemmil süresinin 20 nolu ayeti
(Resûlüm!) Senin, gecenin üçte ikisine yakın kısmını, (bazen) yarısını, (bazen de) üçte birini yatmadan (ibadetle) geçirdiğini ve beraberinde bulunanlardan bir topluluğun da (böyle yaptığını) Rabbin elbette biliyor. Gece ve gündüzü (içinde olup bitenleri iyiden iyiye) ölçüp biçen ancak Allah'tır. O sizin, bunu sayamayacağınızı bildiği için, sizi bağışladı. Artık, Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Allah bilmektedir ki, içinizde hastalar bulunacak, bir kısmınız Allah'ın lütfundan (rızık) aramak üzere yeryüzünde yol tepecekler, diğer bir kısmınız da Allah yolunda çarpışacaklardır. O halde Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Namazı kılın, zekâtı verin, Allah'a gönül hoşluğuyla ödünç verin. Kendiniz için önden (dünyada iken) ne iyilik hazırlarsanız Allah katında onu bulursunuz; hem de daha üstün ve mükâfatça daha büyük olmak üzere. Allah'tan mağfiret dileyin, şüphesiz Allah çok bağışlayıcı, çok esirgeyicidir.

Kuran-ı Kerim 578 . sayfasında bulunan,İnsan süresinin 23 nolu ayeti
(Resûlüm!) Kur'an'ı sana biz, evet biz indirdik.

Kuran-ı Kerim 589 . sayfasında bulunan,İnşikak süresinin 21 nolu ayeti
Onlar kendilerine Kur'an okununca secde de etmezler.

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinde bulunan İlmihal 1. cildinde tilâvet secdesinin yapılışı aşağıdaki gibi tarif edilmiştir.
  • Başta, tilâvet secdesi yapacak kişinin abdestli,üstünün başının temiz ve avret yerlerinin de örtülü olması şarttır.
  • Tilâvet secdesi yapmak niyetiyle abdestli olarak kıbleye dönülür
  • Eller kaldırılmaksızın "Allâhüekber" diyerek secdeye varılır.
  • Üç kere "Sübhâne rabbiye'l-a‘lâ" denildikten sonra yine Allâhüekber diyerek kalkılır.
  • Bu secdede aslolan, yüzün yere konulması, yani secde edilmesidir.
  • Secdenin oturduğu yerden değil de, ayaktan yere inilerek yapılması,secde yapıp oturmak yerine ayağa kalkılması müstehaptır.
  • Secdeden kalkarken "gufrâneke rabbenâ ve ileyke'l-masîr" denilmesi müstehaptır.

Kuran-ı Kerim 590 . sayfasında bulunan,Buruc süresinin 21,22 nolu ayeti
Hakikatte o (yalanladıkları, aslı) levh-i mahfuzda bulunan şerefli Kur'an'dır.

Kuran-ı Kerim 590 . sayfasında bulunan,Tarık süresinin 11,12,13,14,15,16,17 nolu ayeti
Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur'an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).



Sitede bulunan ayet mealleri TÜRKİYE DİYANET VAKFI sitesinden alınmıştır.Bu meali hazırlayan heyette Prof.Dr. Hayrettin Karaman , Prof.Dr. Ali Özek , Prof.Dr. İbrahim Kafi Dönmez , Prof.Dr. Mustafa Çağrıcı , Prof.Dr. Sadrettin Gümüş , Doç.Dr. Ali Turgut bulunmaktadır.Allah hepsinden razı olsun.

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Kur'an-ı Kerim sayfasını ziyaret etmenizi öneririm.

Bir müslümanın ilk dini bilgi kaynağı Kuranı Kerim olmalıdır.
Kuranı Kerim'den sonra ise günümüzde önerebileceğim kaynak ise T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinden ücretsiz indirebileceğiniz iki cilt ve 1200'den fazla sayfadan oluşan İlmihal'dir.