Şükr kelimesi bulunan ayetler Sabr kelimesi bulunan ayetler Namaz kelimesi bulunan ayetler Zekat kelimesi bulunan ayetler Cennet kelimesi bulunan ayetler Cehennem kelimesi bulunan ayetler
Kuranı Kerim
Matematik Matematik soruları
Mehmet Açar yazılım

Yalancı kelimesi bulunan ayetler

Kuran-ı Kerim 57 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 61 nolu ayeti
Sana bu ilim geldikten sonra seninle bu konuda çekişenlere de ki: Geliniz, sizler ve bizler de dahil olmak üzere, siz kendi çocuklarınızı biz de kendi çocuklarımızı, siz kendi kadınlarınızı, biz de kendi kadınlarımızı çağıralım, sonra da dua edelim de Allah'tan yalancılar üzerine lânet dileyelim.

Kuran-ı Kerim 74 . sayfasında bulunan,Al-i İmran süresinin 184 nolu ayeti
(Resûlüm!) Eğer seni yalancılıkla itham ettilerse (yadırgama); gerçekten, senden önce apaçık mucizeler, sahifeler ve aydınlatıcı kitap getiren nice peygamberler de yalancılıkla itham edildi.

Kuran-ı Kerim 130 . sayfasında bulunan,En'am süresinin 28 nolu ayeti
Hayır! Daha önce gizlemekte oldukları şeyler (günahlar) kendilerine göründü. Eğer (dünyaya) geri gönderilseler yine kendilerine yasak edilen şeylere döneceklerdir. Zira onlar gerçekten yalancıdırlar.

Kuran-ı Kerim 157 . sayfasında bulunan,A'raf süresinin 66 nolu ayeti
Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: Biz seni kesinlikle bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.

Kuran-ı Kerim 193 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 42 nolu ayeti
Eğer yakın bir dünya malı ve kolay bir yolculuk olsaydı (o münafıklar) mutlaka sana uyup peşinden gelirlerdi. Fakat meşakkatli yol onlara uzak geldi. Gerçi onlar, «Gücümüz yetseydi mutlaka sizinle beraber çıkardık» diye kendilerini helâk edercesine Allah'a yemin edecekler. Halbuki Allah onların mutlaka yalancı olduklarını biliyor.

Kuran-ı Kerim 193 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 43 nolu ayeti
Allah seni affetti. Fakat doğru söyleyenler sana iyice belli olup, sen yalancıları bilinceye kadar onlara niçin izin verdin?

Kuran-ı Kerim 203 . sayfasında bulunan,Tevbe süresinin 107 nolu ayeti
(Münafıklar arasında) bir de (müminlere) zarar vermek, (hakkı) inkâr etmek, müminlerin arasına ayrılık sokmak ve daha önce Allah ve Resûlüne karşı savaşmış olan adamı beklemek için bir mescid kuranlar ve: (Bununla) iyilikten başka birşey istemedik, diye mutlaka yemin edecek olanlar da vardır. Halbuki Allah onların kesinlikle yalancı olduklarına şahitlik eder.

Kuran-ı Kerim 223 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 27 nolu ayeti
Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: «Biz seni sadece bizim gibi bir insan olarak görüyoruz. Bizden, basit görüşle hareket eden alt tabakamızdan başkasının sana uyduğunu görmüyoruz. Ve sizin bize karşı bir üstünlüğünüzü de görmüyoruz. Bilakis sizin yalancılar olduğunuzu düşünüyoruz.»

Kuran-ı Kerim 231 . sayfasında bulunan,Hud süresinin 93 nolu ayeti
Ey kavmim! Elinizden geleni yapın! Ben de yapacağım! Kendisini rezil edecek azabın geleceği şahsın ve yalancının kim olduğunu yakında öğreneceksiniz! Bekleyin! Ben de sizinle beraber beklemekteyim.»

Kuran-ı Kerim 237 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 26 nolu ayeti
Yusuf: «Asıl kendisi benim nefsimden murat almak istedi» dedi. Kadının akrabasından biri şöyle şahitlik etti: «Eğer gömleği önden yırtılmışsa, kadın doğru söylemiştir, bu ise yalancılardandır.»

Kuran-ı Kerim 243 . sayfasında bulunan,Yusuf süresinin 74 nolu ayeti
(Yusuf'un adamları) dediler ki: Peki, siz yalancıysanız bunun cezası nedir?

Kuran-ı Kerim 257 . sayfasında bulunan,İbrahim süresinin 22 nolu ayeti
(Hesapları görülüp) iş bitirilince, şeytan diyecek ki: «Şüphesiz Allah size gerçek olanı vâdetti, ben de size vâdettim ama, size yalancı çıktım. Zaten benim size karşı bir gücüm yoktu. Ben, sadece sizi (inkâra) çağırdım, siz de benim davetime hemen koştunuz. O halde beni yermeyin, kendinizi yerin. Ne ben sizi kurtarabilirim, ne de siz beni kurtarabilirsiniz! Kuşkusuz daha önce ben, beni (Allah'a) ortak koşmanızı reddettim.» Şüphesiz zalimler için elem verici bir azap vardır.

Kuran-ı Kerim 270 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 39 nolu ayeti
Hakkında ihtilaf ettikleri şeyi onlara açıklaması ve kâfir olanların da kendilerinin yalancılar olduklarını bilmeleri için (Allah onları diriltecek).

Kuran-ı Kerim 275 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 86 nolu ayeti
(Allah'a) ortak koşanlar, ortak koştukları şeyleri gördükleri zaman derler ki: «Rabbimiz! İşte bunlar, seni bırakıp da tapmış olduğumuz ortaklarımızdır.» Onlar da bunlara: «Siz mutlaka yalancılarsınız» diye söz atarlar.

Kuran-ı Kerim 278 . sayfasında bulunan,Nahl süresinin 105 nolu ayeti
Allah'ın âyetlerine inanmayanlar, ancak yalan uydurur. İşte onlar, yalancıların kendileridir.

Kuran-ı Kerim 347 . sayfasında bulunan,Mü'minum süresinin 90 nolu ayeti
Doğrusu biz onlara gerçeği getirdik; onlar ise hakikaten yalancılardır.

Kuran-ı Kerim 350 . sayfasında bulunan,Nur süresinin 13 nolu ayeti
Onların (iftiracıların) da bu konuda dört şahit getirmeleri gerekmez miydi? Mademki şahitler getiremediler, öyle ise onlar Allah nezdinde yalancıların ta kendisidirler.

Kuran-ı Kerim 360 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 19 nolu ayeti
(Bunun üzerine ötekilere hitaben şöyle denir:) İşte (taptıklarınız), söylediklerinizde sizi yalancı çıkardılar. Artık ne (azabınızı) geri çevirebilir, ne de bir yardım temin edebilirsiniz. İçinizden zulmedenlere büyük bir azap tattıracağız!

Kuran-ı Kerim 362 . sayfasında bulunan,Furkan süresinin 37 nolu ayeti
Nuh kavmine gelince, peygamberleri yalancılıkla itham ettiklerinde onları, suda boğduk ve kendilerini insanlar için bir ibret yaptık. Zalimler için acıklı bir azap hazırladık.

Kuran-ı Kerim 366 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 12 nolu ayeti
Musa şöyle dedi: Rabbim! Doğrusu, beni yalancılıkla suçlamalarından korkuyorum.

Kuran-ı Kerim 370 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 105 nolu ayeti
Nuh kavmi de peygamberleri yalancılıkla suçladılar.

Kuran-ı Kerim 371 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 117 nolu ayeti
Nuh: Rabbim! dedi, kavmim beni yalancılıkla suçladı.

Kuran-ı Kerim 371 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 123 nolu ayeti
Âd (kavmi) de peygamberleri yalancılıkla suçladı.

Kuran-ı Kerim 372 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 139 nolu ayeti
Böylece onu yalancılıkla suçladılar; biz de kendilerini helâk ettik. Doğrusu bunda büyük bir ibret vardır; ama çokları iman etmezler.

Kuran-ı Kerim 372 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 141 nolu ayeti
Semûd (kavmi) de peygamberleri yalancılıkla suçladı.

Kuran-ı Kerim 373 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 160 nolu ayeti
Lût kavmi de peygamberleri yalancılıkla suçladı.

Kuran-ı Kerim 373 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 176 nolu ayeti
Eyke halkı da peygamberleri yalancılıkla suçladı.

Kuran-ı Kerim 374 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 186 nolu ayeti
Sen de, ancak bizim gibi bir beşersin. Bil ki, biz seni ancak yalancılardan biri sayıyoruz.

Kuran-ı Kerim 374 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 189 nolu ayeti
Velhasıl onu yalancı saydılar da, kendilerini o gölge gününün azabı yakalayıverdi. Gerçekten o, muazzam bir günün azabı idi!

Kuran-ı Kerim 375 . sayfasında bulunan,Şuara süresinin 223 nolu ayeti
Bunlar, (şeytanlara) kulak verirler ve onların çoğu yalancıdırlar.

Kuran-ı Kerim 378 . sayfasında bulunan,Neml süresinin 27 nolu ayeti
(Süleyman Hüdhüd'e) dedi ki: Doğru mu söyledin, yoksa yalancılardan mısın, bakacağız.

Kuran-ı Kerim 388 . sayfasında bulunan,Kasas süresinin 34 nolu ayeti
Kardeşim Harun'un dili benimkinden daha düzgündür. Onu da beni doğrulayan bir yardımcı olarak benimle birlikte gönder. Zira bana yalancılık ithamında bulunmalarından endişe ediyorum.

Kuran-ı Kerim 395 . sayfasında bulunan,Ankebut süresinin 3 nolu ayeti
Andolsun ki, biz onlardan öncekileri de imtihandan geçirmişizdir. Elbette Allah, doğruları ortaya çıkaracak, yalancıları da mutlaka ortaya koyacaktır.

Kuran-ı Kerim 399 . sayfasında bulunan,Ankebut süresinin 37 nolu ayeti
Fakat onu yalancılıkla itham ettiler. Derken, kendilerini bir sarsıntı yakalayıverdi ve yurtlarında diz üstü çöke kaldılar.

Kuran-ı Kerim 450 . sayfasında bulunan,Saffat süresinin 151,152 nolu ayeti
Dikkat edin, kesinlikle yalan uydurup söylüyorlar; «Allah doğurdu» diyorlar. Onlar şüphesiz yalancıdırlar.

Kuran-ı Kerim 452 . sayfasında bulunan,Sad süresinin 4,5 nolu ayeti
Aralarından kendilerine bir uyarıcının gelmesine şaştılar ve kâfirler: Bu pek yalancı bir sihirbazdır! Tanrıları, tek tanrı mı yaptı? Doğrusu bu tuhaf bir şeydir! dediler.

Kuran-ı Kerim 457 . sayfasında bulunan,Zümer süresinin 3 nolu ayeti
Dikkat et, hâlis din yalnız Allah'ındır. O'nu bırakıp kendilerine bir takım dostlar edinenler: Onlara, bizi sadece Allah'a yaklaştırsınlar diye kulluk ediyoruz, derler. Doğrusu Allah, ayrılığa düştükleri şeylerde aralarında hüküm verecektir. Şüphesiz Allah, yalancı ve inkârcı kimseyi doğru yola iletmez.

Kuran-ı Kerim 468 . sayfasında bulunan,Mü'min süresinin 23,24 nolu ayeti
Andolsun ki biz Musa'yı mucizelerimiz ve apaçık hüccetle, Firavun, Hâmân ve Karun'a gönderdik. Onlar: Bu, çok yalancı bir sihirbazdır! dediler.

Kuran-ı Kerim 469 . sayfasında bulunan,Mü'min süresinin 28 nolu ayeti
Firavun ailesinden olup, imanını gizleyen bir mümin adam şöyle dedi: Siz bir adamı «Rabbim Allah'tır» diyor diye öldürecek misiniz? Halbuki o, size Rabbinizden apaçık mucizeler getirmiştir. Eğer o yalancı ise yalanı kendisinedir. Eğer doğru söylüyorsa sizi tehdit ettiğinin (azâbın), bir kısmı olsun gelip size çatar. Şüphesiz Allah, haddi aşan, yalancı kimseyi doğru yola eriştirmez.

Kuran-ı Kerim 470 . sayfasında bulunan,Mü'min süresinin 36,37 nolu ayeti
Firavun: Ey Hâmân, bana yüksek bir kule yap; belki yollara, göklerin yollarına erişirim de Musa'nın Tanrısı'nı görürüm! Doğrusu ben onu, yalancı sanıyorum, dedi. Böylece Firavun'a, yaptığı kötü iş süslü gösterildi ve yoldan saptırıldı. Firavun'un tuzağı tamamen boşa çıktı.

Kuran-ı Kerim 498 . sayfasında bulunan,Casiye süresinin 7 nolu ayeti
Vay haline, her yalancı ve günahkâr kişinin!

Kuran-ı Kerim 520 . sayfasında bulunan,Zariyat süresinin 10 nolu ayeti
Kahrolsun o koyu yalancılar!

Kuran-ı Kerim 528 . sayfasında bulunan,Kamer süresinin 9 nolu ayeti
Onlardan önce Nuh'un kavmi de yalanladı, hem de kulumuzun yalancı olduğunda ısrar ederek: O, delirdi, dediler. Ve (Nuh, davetten vazgeçmeye) zorlandı.

Kuran-ı Kerim 528 . sayfasında bulunan,Kamer süresinin 25 nolu ayeti
«Vahiy, aramızda ona mı verildi? Hayır o, yalancı ve şımarığın biridir» (dediler.)

Kuran-ı Kerim 528 . sayfasında bulunan,Kamer süresinin 26 nolu ayeti
Yarın onlar, yalancı ve şımarığın kim olduğunu bileceklerdir.

Kuran-ı Kerim 535 . sayfasında bulunan,Vakıa süresinin 51 nolu ayeti
Sonra siz ey sapıklar, yalancılar!

Kuran-ı Kerim 543 . sayfasında bulunan,Mücadele süresinin 18 nolu ayeti
O gün Allah onların hepsini yeniden diriltecek, onlar da dünyada size yemin ettikleri gibi, O'na yemin edeceklerdir. Kendilerinin bir şey (hakikat) üzerinde olduklarını sanırlar. İyi bilin ki onlar gerçekten yalancıdırlar.

Kuran-ı Kerim 546 . sayfasında bulunan,Haşr süresinin 11 nolu ayeti
Münafıkların, kitap ehlinden inkâr eden dostlarına: Eğer siz yurdunuzdan çıkarılırsanız, mutlaka biz de sizinle beraber çıkarız; sizin aleyhinizde kimseye asla uymayız. Eğer savaşa tutuşursanız, mutlaka yardım ederiz, dediklerini görmedin mi? Allah, onların yalancı olduklarına şahitlik eder.

Kuran-ı Kerim 553 . sayfasında bulunan,Münafikun süresinin 1 nolu ayeti
Münafıklar sana geldiklerinde: Şahitlik ederiz ki sen Allah'ın Peygamberisin, derler. Allah da bilir ki sen elbette, O'nun Peygamberisin. Allah, münafıkların kesinlikle yalancı olduklarını bilmektedir.

Kuran-ı Kerim 573 . sayfasında bulunan,Müzzemmil süresinin 11 nolu ayeti
Nimet içinde yüzen o yalancıları bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Kuran-ı Kerim 587 . sayfasında bulunan,Mutaffifin süresinin 10 nolu ayeti
O gün vay haline yalancıların!

Kuran-ı Kerim 597 . sayfasında bulunan,Alak süresinin 15,16,17,18,19 nolu ayeti
Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinde bulunan İlmihal 1. cildinde tilâvet secdesinin yapılışı aşağıdaki gibi tarif edilmiştir.
  • Başta, tilâvet secdesi yapacak kişinin abdestli,üstünün başının temiz ve avret yerlerinin de örtülü olması şarttır.
  • Tilâvet secdesi yapmak niyetiyle abdestli olarak kıbleye dönülür
  • Eller kaldırılmaksızın "Allâhüekber" diyerek secdeye varılır.
  • Üç kere "Sübhâne rabbiye'l-a‘lâ" denildikten sonra yine Allâhüekber diyerek kalkılır.
  • Bu secdede aslolan, yüzün yere konulması, yani secde edilmesidir.
  • Secdenin oturduğu yerden değil de, ayaktan yere inilerek yapılması,secde yapıp oturmak yerine ayağa kalkılması müstehaptır.
  • Secdeden kalkarken "gufrâneke rabbenâ ve ileyke'l-masîr" denilmesi müstehaptır.



Sitede bulunan ayet mealleri TÜRKİYE DİYANET VAKFI sitesinden alınmıştır.Bu meali hazırlayan heyette Prof.Dr. Hayrettin Karaman , Prof.Dr. Ali Özek , Prof.Dr. İbrahim Kafi Dönmez , Prof.Dr. Mustafa Çağrıcı , Prof.Dr. Sadrettin Gümüş , Doç.Dr. Ali Turgut bulunmaktadır.Allah hepsinden razı olsun.

T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Kur'an-ı Kerim sayfasını ziyaret etmenizi öneririm.

Bir müslümanın ilk dini bilgi kaynağı Kuranı Kerim olmalıdır.
Kuranı Kerim'den sonra ise günümüzde önerebileceğim kaynak ise T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın internet sitesinden ücretsiz indirebileceğiniz iki cilt ve 1200'den fazla sayfadan oluşan İlmihal'dir.